- 15 Ekim 2024 - ''KÖFTECİ'' YUSUF’LARI KUYUDAN ÇIKARMAK GEREK
- 25 Mayıs 2024 - SOYKIRIM HİÇ BİTMEDİ!
- 25 Aralık 2023 - NEDEN KARŞI ÇIKIYORUZ?
- 28 Ekim 2023 - Sessizliğin Sağır Edici Çığlığı!
- 22 Ekim 2023 - Meryem ve İsa olabilmek…
- 31 Mayıs 2023 - Başkanıma Açık Mektup
- 29 Mayıs 2023 - Zincirlerimizden mi Kurtuluyoruz?
- 14 Nisan 2023 - Ne Direniş Bitecek Ne De Zulüm
- 09 Mart 2023 - İttifaklar Arasındaki Görülmek İstenmeyen Fark
- 13 Şubat 2023 - Allah’ın Kudreti İle Yarışmak!
- 24 Kasım 2022 - Mesele Mustafa Kemal değil, Kemalizm…
- 21 Haziran 2022 - ÖSYM Sınavlarındaki Garabetler…
- 11 Haziran 2022 - Muhacirlerle İmtihanımız…
- 19 Şubat 2022 - Algıda Manipülasyon ve Gerçeklik Algısının Bozulması
- 18 Ağustos 2021 - Kimdir Bu Taliban ve Yaşananlara Nasıl Bakmalıyız ?
- 12 Temmuz 2021 - Onyedi Yaşında Olmak ve Mücadele
- 20 Mart 2021 - Şimdi Sıra Bizde…
- 04 Şubat 2021 - Mutluluğa Bir Adım...
- 23 Ocak 2021 - Kudüs…
- 14 Ağustos 2020 - İyilik Öncüleri (Habeşistan) -2-
- 05 Ağustos 2020 - İyilik Öncüleri
- 11 Temmuz 2020 - Ayasofya Kurtuldu, Ya Kalbimiz?
ERDAL ERGENÇ
AYIK OLMAYA DAİR BİR MANİFESTO!
AYIK OLMAYA DAİR BİR MANİFESTO!
Bu yazdıklarım defalarca yazıldı… Kitaplara, makalelere kimi zaman filmlere konu oldu, biliyorum ama yine yeniden ve her zaman söylemekten geri durmamak gerekiyor.
Hatırlamak ve hatırlatmak iyidir.
Küresel Emperyalizm insanlığı tüm halleri ile teslim alarak, modern prangalarla karanlık medeniyetlerinin kör, sağır ve dilsiz köleleri yapmak için yüz yıllardır çalışıyor. Çok büyük sermayeler ile korkusuz ve fütursuzca bu hedeflerine ulaşmak için insanlığı ve değerlerini kıyıp öldürüyorlar. Nesli ve harsı bozuyorlar. Dezenformatif haberlerle kör kütük suçu işliyorken bir de bakıyorsunuz, kendi çöplüklerinde haklılıklarını, ne kadar masum olduklarını ve özgürlük ve dahi adaletin yegâne temsilcileri olduklarını iddia ettiklerini görüyorsun.
Siyonizm küresel emperyalizmin koçbaşıdır. Yahudiler tanrılarının kendilerine vaad ettiğini düşündüğü topraklarda devletlerini kurmak pahasına Emperyalizmin kuklası haline gelerek, batının kirli, kör kılıcı ile bebek-çocuk kadın-erkek, genç-yaşlı sivil-asker demeden önüne geleni parçalıyor.
Her ne kadar harareti kimi zaman düşse de Hak batıl savaşı tarihin hiçbir döneminde bitmemiştir.
Yüzlerce yıldır durmadan usanmadan, ağızlarının tatlarını bozan tüm Müslümanların kellelerini almak için siyasal, ekonomik, kültürel saldırılarla Müslümanların zihinlerini işgal etmişlerdir.
Her türlü manipülasyonu uygulayarak, acımasızca, kendi halkları da dâhil olmak üzere insanlığın hakikati görmesine engel olmuşlardır.
Küresel emperyal güçler ellerinde bulundurdukları güçle, dünyanın her yerine yerleştirdikleri kuklaları harekete geçirerek insanlığın tüm değerlerini enkaza çevirmişlerdir.
Mevzu Filistin’de değildir, Gazze’de değildir. Lübnan, İran ya da Türkiye hiç değildir.
Mevzu Emperyalist hayallerin gerçekleşmesi için tüm insanlığa Tanrı olduklarını zorla kabul ettirme sevdasıdır
Bu nedenle henüz bağlarında, bahçelerinde, işlerinde mutluluk güzellemeleri yaparak, hayatın tadını çıkardıklarını düşünenler, yumuşak ve sıcak yataklarında gerinip, göbeklerini kaşıyan haz, hız ve şehvet düşkünü kardeşlerimiz sıranın kendilerine gelmeyeceğini düşünüyorlarsa çok büyük yanılıyorlar.
Zihinlerimizi işgal etmiş olan bu emperyalist odaklar, ürettikleri kavramlarla yaşayışımızı kontrol etme gücüne sahip oluyorlar. Bu gün “batı”, “Ortadoğu”, “Takvim” “vakitler” gibi hayatımıza yön veren kavramları kabullenmekle bu gücün esaretini kabul etmiş oluyoruz. Batı medeniyeti bir medeniyet olmaktan çok, kirli emperyal fikirlerin, tüm insanlığı iğfal etmek için köpürtüldüğü karanlık, köhne bir çöplüktür.
İşgal edilen zihinlerin sahipleri bizler, tüm bunları fark ederek hakikati ve hikmeti yeniden bulabiliriz.
Uyanın ey Müslümanlar!
Batının ürettiği ve kendisinin dışındakine pazarladığı her şey sahtedir, ölümcüldür, insan kırımına, insan bozumuna hizmet etmektedir.
Sadece Allah’tan yardım dileyerek Kulaklarınıza biriken o iğrenç “batı”l sesleri ve gözlerinize inen kirli perdeyi söküp atın. Umulur ki Rabbimiz bizi hidayete erdirir de hikmeti gözlerimize ışık eyler.
Unutmamak gerek ki; Aksa Tufanı bu emperyalistlerin koçbaşını kesip alacaktır. Onların desise ve oyunlarına gelmeden Allah’ın Müslümanlar arasına koyduğu hukuku korumak her Müslümanın asli görevidir.
Zaman “savaş” zamanıdır. Tüm güçleri ile Müslümanların üzerine gelen şer odaklarına karşı ayık olmak, birlik olmak ve sabırla mücadele etmek zamanıdır.
Yazdıklarım az, söylemek istediklerim sayfalar dolusudur. Rafine ederek, dikkat çekmek ve olur ya zihinlerimizdeki işgale başkaldırıp kaşlarını çatacak birine vesile olmak niyetindeyim. Vesselam.
Erdal ERGENÇ
KAYSERİ
29 Rebiülevvel 1446
Henüz Yorum yok