MAHMUT ALİ CENGİZ KÖROSMANOĞLU

KOKARCA BÖCEĞİ

KOKARCA BÖCEĞİ

8 milyar olan dünya nüfusunun 30 yıl sonra 10 milyar olacağını tahmin ediyor FAO. Bu şu anlama geliyor; önümüzdeki yıllarda konforun ve beklentilerinde artmasına paralel olarak en %40-50’lik bir gıda ihtiyacı olacak demek. Peki, bu kadar gıdayı nasıl karşılayacağız. Bu gıda talebine cevap verebilmek için şu 4 şeyi yapmak zorundayız.

1.Ekim alanlarını artırmak
2.Birim alandan elde edilen ürünü artırmak
3.İsrafı önlemek
4.Ekilen, dikilen tarım ürünlerindeki hastalık ve zararlı etkisini azaltmak.

Dünyanın sınırlı sayıda ekim alanı var. Çok zorlansa belki %4-5’lik zorlamayla tarımsal ekim alanında artış olabilir. Buda şu demek dünyanın ekili ve dikili alanları artmayacağına göre mevcut 3 madde üzerinde yoğunlaşmak gerekecek.

Bugün bizi ilgilendiren 4. madde. Ektiğimiz, diktiğimiz ürünleri hastalık ve zararlılardan, böceklerden nasıl koruyacağız. Eğer hastalık ve zarlılarla mücadele edilmezse tarımsal ürünlerde %30-40 yakın bir kayıp oluyor. Hatta bazı ürünlerde mesela patates kurdu ilacı yapmadığınızda hiç ürün alınmıyor. Patates kurdu tohumu yiyor. 1940’lı yıllardan önce bu kadar çok yoğun bir kimyasal kullanımı yoktu ve ürün kaybı % 8-10 civarında idi. Bugün o kadar tarım ilacı kullanılmasına rağmen bu kayıp çok daha fazla. Çünkü tabiatta bir denge vardır ve dünyada bugün bu denge maalesef bozulmuş durumda. Örneğin buğdayda en büyük zararlı olan süne böceğinin en büyük düşmanı kekliklerdir. Siz keklikleri avlarsanız, öldürürseniz süne böceğine bir yaşam alanı açarsınız ve bu böceğin buğdaylara zarar vermesini sağlarsınız.

Tarım ürünlerine zarar veren ve Türkiye’yi 6-7 yıldır meşgul eden bir böcek daha çıktı. Türkçe ’de Kahverengi Kokarca olarak isimlendirilen Halyomorpha halys. Çok kötü koktuğu için ülkemizde başka isimlerle de anılmaktadır. Türkiye’de "Kahverengi Kokarca Böceği", “Pis kokulu kahverengi böcek” veya “Kahverengi pis kokulu böcek” ya da daha argo bir isimle de isimlendirilmektedir.  Kahverengi olduğu gibi yeşil renklerde de görülmektedir.

Bu böcek Uzak Doğu (Çin, Japonya, Kore ve Tayvan) orijinlidir. Günde 30 km yol aldığı için çok çabuk yayılmaktadır. Ülkemize 2015-16 yıllarında Gürcistan’dan giriş yapmıştır. Özellikle uluslararası ticaretten mütevellit tırlar vasıtasıyla taşınması daha kolay olmuştur. Bu böcek sadece tarım zararlısı değildir. Tarım ve ev zararlısıdır Kokarcanın meyvelerde beslenmesi sonucu yaralanma izleri, çukurlar, şekilsizlikler ve renk değişimleri meydana gelmekte, sonuçta bu ürünler pazarlanamamaktadırlar. Ergin ve nimfleri konukçularının bitki öz suyunu emerek zararlı olmaktadırlar.  Bütün bunların yanında, aynı zamanda binalar (evler, okullar, ofisler, ticari binalar) içerisinde kışlamak amacıyla toplanmaları sonucu oluşturdukları popülasyonlar insanlarda korku ve endişeye yol açmaktadır. Böceğin kimyasal ve biyolojik bir zararı aslında yoktur. Birincisi ürünlere zarar vermekte, ürünün kalite ve miktarını etkilemektedir. İkincisi evlere girip insanlara zarar vermektedir. Sağlık açısından bir sıkıntısı yoktur. Sadece pis bir koku ve görüntü zararı vardır. İnsanları soktuğu zaman ki sokamaz, ağzı buna elverişli değildir, sağlık açısından taşıyıcı yada bulaşıcı bir hastalık etmenine sebep olamaz. (Şuana kadar ki yapılan çalışmalarda böyle bir bulguya rastlanmamıştır.)

Yüzden fazla kokarca çeşidi vardır. Bir böcek 28 adet yumurta bırakabilir. Bir yıl içinde 300 ve daha fazla yavru çıkartabilir. 300 den fazla konukçusu vardır. Bu da mücadeleyi zorlaştırmaktadır. Bu neden önemli, şunun için; bir böceğin bir konukçusu olsa, o konukçuyu ortadan kaldırınca o böcekle daha kolay mücadele edersiniz.

Dünyada Halyomorpha halys tarımsal üretim yapılan tarla, meyve ağaçlarında, sebzelerde, bakliyatlar ve baklagillerde ciddi şekilde zararlar oluşturmaktadır. Ülkemizde en fazla zararı fındık ağaçlarında yapmıştır. Türkiye'de özellikle fındık bitkisine zarar veren kahverengi kokarca, 2017'de 200 milyon, 2018'de 300 milyon, 2019'da ise yaklaşık 500 milyon dolarlık zarara neden olmuştur. Amerika başta olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde milyarlarca dolar zarara sebep olmuştur. Zararlının ekonomik öneme sahip konukçu bitkileri arasında fındık, kivi, mısır, narenciye, hurma, incir, soya fasulyesi, elma, kiraz, Japon kayısısı, şeftali, armut ve bazı yabani otlarda ciddi zararlar oluştur. Erginler genellikle meyvelerle beslenirken, nimfler yapraklar, saplar ve meyvelerle beslenmektedir. Fındık üzerinde beslenmesi sonrasında buruşuk iç, içte küflenme, lekeli iç ve boş iç oluşması gibi zarar ve semptomlara neden olmaktadır. Fındıktan sonra mısır ve kiviye de çok zararı dokunmaktadır. Kokarca böceği mücadelesinde tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de öncelik sıralamasına göre biyolojik, biyoteknik, mekanik ve kimyasal mücadelenin bir arada olacağı entegre mücadele programı uygulanması gerekmektedir.

Kahverengi kokarcanın baş düşmanının samuray arıcığı yani trissolcus japonicus tur. Yabani bir eşek arısı türü olan samuray arıcığı bu kokarcanın yumurtaları ile beslenmektedir. Yapılması gereken en önemli iş bu samuray arıcığını çoğaltmaktır.

Devlette bununu fark etmiş, bunun de için Tarım ve Orman Bakanlığınca 2020 yılında kokarca mücadelesinde zararlının en etkili yumurta paraziti samuray arıcığı ithali için izin verilmiş ve samuray arıcığının kitlesel üretimi için Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığına (DOKAP) alt yapı projesi sunulmuş ve kabul edilmiştir.

Kokarca böceği ile mücadele kapsamında Samsun’da bulunan Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nde Biyolojik Mücadele Laboratuvarı açılmıştır. Bu Laboratuvarda önce Kokarca üretimine başlanılmıştır. Çünkü ‘Samuray arıcığını’  kokarcanın yumurtaları üzerinde çoğaltmak gerekiyor. Zaten yumurtalar olmadan zararlının çoğalması mümkün değil.  Tesiste, 300 e yakın tarımsal ürüne zarar veren böceklerin yumurtalarına samuray arıcığı (parazitoiti trissolcus japonicus) yerleştirilip üretildikten sonra zararlının yoğun olduğu bölgelerde biyolojik mücadele edilmeye başlanmıştır.

Kimyasal mücadele ile ilgili ruhsatlı ilaçlar var ve yapılmaya başlanmıştır. Burada böceğin kimyasal mücadeleye bağışıklık kazması önlenmeli, ilaçlama bu zihinsel alt yapı çerçevesinde yapılmalıdır.

Evlerde yapılacak olan tek mücadele fiziksel mücadeledir. Bu böcek hem tarım zararlısı hem de ev zararlısıdır ama kesinlikle evde zirai ilaç kullanılmamalıdır.

Kokarca böceğinin (Halyomorpha halys) ürünlere etkisinin, ekonomik zarar eşiği altına düşürülmesi maksadıyla, uzun vadede ve sürdürülebilir bir mücadele için entegre mücadelenin uygulanması tercih edilmeli ve böylece zararlı yoğunluğunun azaltılması gerekmektedir. Tek başına kimyasal mücadele, tek başına biyolojik mücadele yeterli olmayacaktır.

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri