- 17 Aralık 2024 - -YENİ- İMAN-HİKMET-GAYRET-TEVEKKÜL
- 09 Aralık 2024 - ZITLIKLARIN ORTASINDA VASATI BULMAK
- 02 Aralık 2024 - MECELLE PUSULASI (ALTIN FORMÜL İÇERİR)
- 25 Kasım 2024 - ZAHMETTEN KAÇARAK RAHMETE ULAŞILABİLİR Mİ?
- 18 Kasım 2024 - HAK YOK VAZİFE VAR; FERT YOK CEMİYET VAR.
- 11 Kasım 2024 - POLİMAT-ENTELEKTÜEL
- 04 Kasım 2024 - ÖNCE DONANIM (HARDWARE) SONRA YAZILIM (SOFTWARE)
- 28 Ekim 2024 - İBRETLİK BİR ÖLÜMDEN DERS ÇIKARABİLMEK (FETÖ GERÇEĞİ)
- 21 Ekim 2024 - YAŞLANMA “SÜREÇ ODAKLI” BİR GELİŞMEDİR VE ANNE KARNINDAN BAŞLAR.
- 15 Ekim 2024 - ÜÇÜ BİRLEYEBİLİR MİYİZ? (Türkçülük/İslamcılık/Batıcılık)
- 07 Ekim 2024 - BEYİN-BEYİNCİK-VİCDAN=YASAMA-YÜRÜTME-YARGI
- 30 Eylül 2024 - GEÇMEK Mİ, KALMAK MI?
- 23 Eylül 2024 - METAFOR (MESNEVİ/KABAK METAFORU)
- 10 Eylül 2024 - İDDİALAR VE HIRSLARIMIZIN KUŞATTIĞI HAYATLARIMIZ
- 03 Eylül 2024 - KİTAP VE SİLAH DENGESİ
- 21 Ağustos 2024 - GÖZ BEBEĞİMİZ OLAN DOSTLARIMIZ (!)
- 12 Ağustos 2024 - ÖNCELİKLİ KAYGILARIMIZ
- 06 Ağustos 2024 - SEVGİ-ACI-HZ. İNSAN
- 29 Temmuz 2024 - İNİŞ-ÇIKIŞ-KONFOR
- 22 Temmuz 2024 - GENÇLİĞİN GÜNDEMİNDEKİ KONULARA DAİR: SORU/CEVAP
- 15 Temmuz 2024 - KAPAĞINIZ/DUDAĞINIZ KAPALI MI?
- 09 Temmuz 2024 - SÜLEYMANLAR AYAKTA ÖLÜR.
- 05 Temmuz 2024 - EVLİLİK YAŞI İÇİN 5 N 1 K (HZ. AİŞE ÖRNEĞİ ÜZERİNDEN)
- 25 Haziran 2024 - İNSAN HAYATA NEREDEN BAŞLAMALI ?
- 12 Haziran 2024 - İNSAN NEDEN ALZHEİMER VE DEMANS OLUR?
- 05 Haziran 2024 - SEVİNİNCE TOPRAĞA, ÜZÜLÜNCE GÖKYÜZÜNE BAK!
- 29 Mayıs 2024 - BİR HİKÂYENİZ VAR MI?
- 23 Mayıs 2024 - “EN BÜYÜK SÜRPRİZ” BİZİ BEKLİYOR OLABİLİR Mİ?
- 13 Mayıs 2024 - MESLEK LİSESİ Mİ, FEN/ANADOLU LİSESİ Mİ? (MÜFREDAT İÇİN)
- 06 Mayıs 2024 - ANAOKULU MU, ÜNİVERSİTE Mİ? (MÜFREDAT İÇİN)
- 29 Nisan 2024 - HARDAL TANESİ
- 22 Nisan 2024 - ÖZELEŞTİRİ Mİ / SAVUNMA MI?
- 08 Nisan 2024 - SİYASETTE ADALET Mİ FAYDA MI?
- 03 Nisan 2024 - YAPAMADIĞIMIZ ŞEYİ ALLAH’TAN İSTEMEK!
- 26 Mart 2024 - BUEN VİVİR
- 25 Mart 2024 - BAŞROL DE Mİ OYNUYORSUNUZ, YOKSA FİGÜRAN MISINIZ?
- 13 Mart 2024 - NEHİR AKMALI!
- 12 Mart 2024 - NEHİR AKMALI!
- 05 Mart 2024 - SAYGI DUYMAM GEREKEN BU(!) MU?
- 29 Şubat 2024 - DÜNYA VE AHİRETTE UYUYABİLMEK VE UYANABİLMEK
- 22 Şubat 2024 - OMURGA
- 12 Şubat 2024 - AİLE NEDEN İLK DÜŞMANDIR?
- 09 Şubat 2024 - ANNE/BABA/ÖĞRETMEN ACI BİR TEBESSÜM
- 29 Ocak 2024 - DERDİNİN DEVASI SEN’SİN
- 23 Ocak 2024 - EŞYANIN RUHU
- 15 Ocak 2024 - ALÇAK GÖNÜLLÜ
- 01 Ocak 2024 - EN BÜYÜK FESAT NEDİR ?
- 25 Aralık 2023 - İKİNDİ NAMAZI VE BENÎ KURAYZA YAHUDİLERİ
- 18 Aralık 2023 - Kütük Çok Sahibi Yok!
- 12 Aralık 2023 - Fix/Takıntı
- 04 Aralık 2023 - Siyaset ve Tefekkür
- 27 Kasım 2023 - Haddini bil, mutlu ol!
- 20 Kasım 2023 - Korona Döneminin Dijital Çocukları
- 14 Kasım 2023 - Sessizliğin Gücü (Meryem, 19/10)
- 07 Kasım 2023 - Çocuğa Sevgi, Gence Güven ve Yaşlıya Saygı
- 16 Ekim 2023 - Pozitiflik, Saf Pozitiflik midir?
- 12 Ekim 2023 - Gülümseme ve Huzur
- 02 Ekim 2023 - Kabz ve Bast
- 20 Eylül 2023 - Bağınız her daim açık mı?
- 13 Eylül 2023 - Nişanlınız Nasıl Güzel Olur?
- 30 Ağustos 2023 - Helalleşme/Sıfırlama(!?) Mümkün mü?
- 22 Ağustos 2023 - Yalanın Negatif ve Pozitifi
- 17 Ağustos 2023 - Ne yığdırın, ne de bağırtın.
- 07 Ağustos 2023 - Kadife Yumruk (Gerçeğin Gücü)
- 03 Ağustos 2023 - Artırılmış Sanal Hayatın Kurbanları
- 23 Temmuz 2023 - Peygamber Kıssaları ve Çocuk Eğitimi
- 18 Temmuz 2023 - Peygamber Kıssaları ve Çocuk Eğitimi
- 03 Temmuz 2023 - Neredesin Hızır?
- 28 Haziran 2023 - Nakıs/Noksanlık/İmtihan
- 14 Haziran 2023 - “5” “95”den Büyüktür. (Çocuk Eğitimi)
- 06 Haziran 2023 - Aile Mahremiyeti ve Nükleer Enerji
- 29 Mayıs 2023 - Talip Olduklarımıza Dikkat!
- 23 Mayıs 2023 - Liderlere “Hüsn-i Hâtime” İçin 5 Tavsiye
- 15 Mayıs 2023 - Seferoğulları, Tellioğulları ve Yeşil Vadi
- 08 Mayıs 2023 - Ubasute
- 01 Mayıs 2023 - İşiniz Zor mu?
- 10 Nisan 2023 - Niyet-Düşünce-Söylem-Eylem-Amel-Ahlak
- 03 Nisan 2023 - Her Zaman, Her Şeye Rağmen Kazanmak mı?
- 27 Mart 2023 - Faraziye Hayatlar, Şimdi ve Burası
- 20 Mart 2023 - Kifayetsiz Muhterisler, Dış Güçler ve Türkiye Yüzyılı
- 13 Mart 2023 - Sofradaki Çatal (Vasat-Orta Yol)
- 06 Mart 2023 - Hayat; geriye doğru …, ileriye doğru…
- 20 Şubat 2023 - Sabır; Boyun Eğmek Değil Mücadele Etmektir.
- 13 Şubat 2023 - Deprem - Kenetlenme - Kader - Tedbir
- 08 Şubat 2023 - Köy/Şehir Gerilimi ve Başıboş Köpekler Sorunu
- 31 Ocak 2023 - Akupunktur-İğnelenme-Eleştiri
- 23 Ocak 2023 - Üç Farklı Rüzgârın Anaforundaki Ülke’m
- 17 Ocak 2023 - Mehmet’leri “Fatih” Yapmak İçin…
- 09 Ocak 2023 - Mevlana, Konevi ve Urmevi’yi Anlamak İçin…
- 03 Ocak 2023 - Kadın ve Erkek “Eş” Değerdir.
- 26 Aralık 2022 - “Sema” bize ne anlatır?
- 20 Aralık 2022 - Kötülük Genini Çıkarabilir miyiz?
- 12 Aralık 2022 - Kimin Uydusuyuz?
- 05 Aralık 2022 - Sağlıklı Birey-Mutlu Aile-Huzurlu Toplum
- 02 Aralık 2022 - Hak ve Hakikat
- 21 Kasım 2022 - Acı Bir Tebessümle Kayan Yıldızlar
- 15 Kasım 2022 - Aile ve Gençlik Çalıştayı
DR. CEMİL PASLI
NEDEN UZAKLARI YAKIN, YAKINLARI UZAK ETTİK?
Neden Uzakları Yakın, Yakınları Uzak Ettik?
Peygamberimiz (s.a.v.) en net cevabı aldığını bildiğinden Hz. Ömer (r.a.)’e sorar:
-En çok kimi seviyorsun ey Ömer?
Hz. Ömer (r.a.) hiç tereddüt etmeden cevap verir.
-Kendimi ey Allah’ın Elçisi.
Allah Resulü vahiyle (Ahzap, 33/6):Peygamber mü'minlere kendi canlarından her konuda tercih edilmeye ve sözü dinlenmeye daha yakın ve daha layık olandır.) kendisine bildirilen konumunu H.z. Ömer’e hatırlatır, bunun üzerine O:
-Şimdi seni kendi nefsimden daha fazla seviyorum ey Allah Elçisi der.
İnsan fıtraten en çok kendisini sever.
Bu yüzden İslam’ın en etkili emirlerinden birinde bu vurgu ön plana çıkar.
“Müslüman kendisi için istediğini kardeşi için istemedikçe kâmil mümin olmaz.”
Yine Peygamberimiz ölüm riski olan bir harpten normal hayata dönerken;
“Küçük cihattan büyük cihada dönüyoruz” demişti.
İnsanın hayatta en büyük vazifeleri önce kendisinden başlamak üzere sonra en yakındakilerden devam eden; dar daireden halka halka geniş dairelere açılan bir silsile halinde sıralanır.
İnsanın en büyük davası: En büyük felaket olan Cehennemden kurtulmak veya Allah rızasını kazanarak en büyük saadet olan Cennete girebilmektir.
Global bir köy haline gelen dünyada uzakları yakın yakınları uzak ettik.
Aynı evde bir camdan kafeste birbirimizden bağımsız, uzak ve soğuk hayatlar yaşar olduk.
Bir de masal uydurduk.
“Mum dibine ışık vermez” diye.
Dibine ışık vermeyen mum başkasına güneş olsa ne Allah nezdinde ne de kullar arasında itibarsız, şahsiyetsiz, akılsız bir kişidir.
Mutluluk anayasası ilk dört madde sıralamasıyla birlikte değişmez:
1.Önceliğimiz: Aşkın Varlığımız Rabbimiz
2.Önceliğimiz: İçkin Varlığımız Eşimiz
3.Önceliğimiz: Taşkın Varlıklarımız Çocuklarımız
4.Önceliğimiz: Taştığımız Varlıklarımız Anne/Babamız.
Allah Teâlâ da bu aşamayı onaylıyor:
“Sana en yakın olan insanları uyar.” Şu’ra, 26/214
Buradaki “nezir” kendini ne yakınlarından başlayarak “nezret/ada” anlamını da taşır.
Yakınlarına kendini adamayan, adayamayanın başkalarına kendini adaması murdar olur.
Eyyy dünyayı kurtarıp evlerini ihmal eden dava(!) insanları.
İbret almaz mısınız?
Why Did We Keep the Distant Near and the Near Far Away?
Our Prophet (pbuh) knew that he had received the clearest answer. He asks Omar (r.a.):
-Who do you love most, Omer?
Hz. Omar (r.a.) answers without hesitation.
-Myself, O Messenger of Allah.
The Messenger of Allah, through revelation (Al-Ahzab, 33/6): The Prophet is the one who is closer and more worthy of being preferred and listened to in every matter by the believers). He reminds Ömer, whereupon he says:
-Now I love you more than myself, O Messenger of Allah.
A person inherently loves himself the most.
That's why this emphasis comes to the fore in one of the most effective commandments of Islam.
“A Muslim cannot become a perfect believer unless he wants for his brother what he wants for himself.”
Again, while our Prophet was returning to normal life from a war with a risk of death;
"We are turning from the little jihad to the big jihad," he said.
A person's greatest duties in life are, starting with himself and then continuing with those closest to him; They are arranged in a sequence from narrow circles to wide circles.
The greatest cause of man is to be saved from Hell, which is the greatest disaster, or to enter Heaven, which is the greatest happiness, by gaining the consent of Allah.
In the world that has become a global village, we have kept the distant and the near distant.
We lived independent, distant and cold lives in the same house, in a glass cage.
We also made up a fairy tale.
"A candle does not give light to its bottom".
If a candle that does not shed light at its base were a sun for someone else, it would be a disreputable, impersonal, and unintelligent person neither in the eyes of Allah nor among His servants.
The happiness constitution does not change with the order of the first four articles:
Our 1st Priority: Our Transcendent Presence, Our Lord
Our 2nd Priority: Our Inherent Being, Our Spouse
Our 3rd Priority: Our Abundant Assets, Our Children
Our 4th Priority: Our Assets We Carry, Our Mother/Father.
Allah Almighty also approves this stage:
“Warn the people closest to you.” Shu'ra, 26/214
The word "nezir" here also means "nezret/island", starting from one's relatives.
For those who do not and cannot devote themselves to their relatives, it becomes unclean for them to devote themselves to others.
Hey people who save the world but neglect their homes.
Won't you take a lesson?
Henüz Yorum yok