Yusuf Yeşilkaya

Tükürün!

              Tükürün!

Yusuf YEŞİLKAYA

[email protected]

              Küresel boyutta salgını yaşadığımız bugünlerde;  insanımızın duyarsızlığı, gamsızlığı, rahatlığı inanın beni çok şaşırtıyor. En ufak bir baş ağrısında doktora giden güzel ülkemin güzel insanları, kapısında ölümcül hastalık var ve aldırmıyor. Formda kalmak adına vücut kitle endeksini ölçtürmek için sağlık kuruluşlarını meşgul eden dikkatli vatandaşım, burnunun ucundaki ölümü umursamıyor.

              Her akşam açıklanan covid19 tablosunu izlerken sanki senden, benden, bizden bahsedilmiyormuş gibi; Patagonya’nın Sesi’nden havadis veriliyor gibi izliyor rakamları. Bir yandan cami hoparlöründen yapılan uyarı anonslarına söyleniyor diğer yandan sosyal mesafeyi sıfırlayıp lafın harmanını ediyor.

              Yapmayın Allah aşkına!

Kul hakkıdır! Vebaldir!

              Öğrencilerimi özledim ben. Okulların açılmasını iple çekiyorum. Ama bu gidişle okullar nasıl açılacak onu bilmiyorum. Hadi açıldı diyelim. Açık kalabilecek mi onu bilmiyorum.

              Sağlık Bakanlığı, İl Sağlık Müdürlüğü sürekli uyarıyor ama dinleyen kim? Umursayan kim?

              Kurallara hakkıyla uyan, uygulayan duyarlı vatandaşımıza sözüm yok. Ama dikkatsiz, duyarsız insanların kural tanımaz davranışları nedeniyle; kuralları uygulayan dikkatli vatandaşımızın emekleri ziyan oluyor.

              Aracımın bakımı için ustamdan randevu aldım ve sanayiye gittim. Dostlar, sanayiye salgın uğramamış. Orada da çalışan ve müşteri anlamında maske takan, kuralları takan bir avuç insan gördüm. Gerisi çok cesur inananın. “Bize bir şey olmaz abi” diyorlar.

              Oturduğum sokakta, sokak düğünü vardı. Balkondan biraz izledim. Sokakta en az iki yüz kişi vardı. Maske takan yirmi kişi ya var ya yoktu. Damat, düğüne gelen bütün arkadaşlarını istisnasız kucaklayıp öptü. Akraba, arkadaş hazır düğün vesilesiyle bir araya gelmiş. Sarmaş dolaş muhabbet, o biçim. Polis ekipleri geldi düğüne, maskenizi takın, sosyal mesafeye dikkat edin diye uyardı. Ekip gitti, kontrol bitti.

              Yurt dışından misafirlerim gelmiş. Haliyle memleketimizi gezdiriyoruz. Taktık maskemizi, fiziksel mesafeye dikkat ederek özellikle açık hava gezisi yapıyoruz. Kaleyi gezdikten sonra, misafirlerimden biri, utana sıkıla “Bir şey söylemek istiyorum” dedi. “Buyrun” dedim. “Hocam, alınmayın ama yerlerde çok tükürük var, sanki insanlar pek dikkat etmiyor gibi…” dedi. Baktım, sağda solda hep tükürük. İşin aslı utandım. Ama memleketi de harcamak olmaz “Yerlere tükürmek doğru değil evet ama her yerde ne kadar varsa burada da o kadar var. Abartmaya gerek yok yani.” Dedim. Hay demez olaydım. Tam karşımızda, orta yaş üzeri bir ……. ( noktalı yere söyleyecek sıfat bulamadım) hayk huk diyerek kocaman tükürdü ve dükkanın içine girdi. Ama müşteri idi ama esnaf idi. Bilemedim. Gerçi bilsem ne fark edecek? İşin tuhaf yanı kendisi bundan rahatsız değil, insanlar tepkisiz, görevliler tepkisiz. Uyarmaya yeltenen vatandaş ise “aman belaya bulaşmayalım” diye görmezden geliyor.

              “Temizlik, imandandır” buyuran bir Peygamber’in ümmetiyiz. Bu manzaralar bize hiç yakışmıyor. Bu kayıtsız davranışlar, bizim davranışlarımız olamaz.

              Yapmayın Allah aşkına!

              Kul hakkıdır, vebaldir!

1 Yorum

Cafer Altun

Cafer Altun

03 Ağustos 2020
Eyvallah Yusuf bey kaleminize yüreğinize sağlik..Benim sahsi kanaatim egitim konusunda malesef cok fakiriz...Şarkışla'da izindeyiz ve bahce etrafini süpüreyim dedim komsularimizin bana yüksek sesle güldüklerine ve birak kendini yorma belediye yapsin dediklerine sahit oldum...Avrupada herkesin evinin önünü temizlemesi macburidir...Allah'tan temizlik imandandir buyuran bir dinin mensubuyuz yoksa halimiz ne olurdu.. Almamya'dan selamlar..Cafer Altun

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri