- 02 Ağustos 2024 - -YENİ- KUDÜS’E ŞAİRCE BAKIŞ
- 26 Eylül 2023 - En Sevilen İnsan: Hz. Muhammed
- 17 Ağustos 2023 - Sevgi Dolu Yedi Güzel Adam -8-
- 03 Temmuz 2023 - Sevgi Dolu Yedi Güzel Adam -7- Rasim Özdenören
- 23 Mayıs 2023 - Sevgi Dolu Yedi Güzel Adam - VI -
- 18 Nisan 2023 - Elveda Diyemiyorum Ramazanım
- 18 Nisan 2023 - Reyyan Kapısından Girebilmek
- 17 Nisan 2023 - Kadir Gecesi
- 10 Nisan 2023 - Rahmet Kapılarından Girip Merhamet Yağmurlarında Islandık Mı?
- 04 Nisan 2023 - Ramazanda Olmazsa Başka Ne Zaman
- 01 Nisan 2023 - Varlık Aleminin Gözbebeği İnsan
- 28 Mart 2023 - Oruç Nasıl Tutulur ?
- 23 Mart 2023 - İlk Orucum
- 16 Mart 2023 - On Bir Aydır Beklenen
- 05 Mart 2023 - Berat Gecesi
- 15 Şubat 2023 - Miraç Gecesi
- 25 Ocak 2023 - Regaib Gecesi
- 22 Ocak 2023 - Allah'ım Recep ve Şabanı Mübarek Kıl!
- 22 Aralık 2022 - Sevgi Dolu Yedi Güzel Adam -5- Mehmet Akif İNAN
- 21 Kasım 2022 - Sevgi Dolu Yedi Güzel Adam -4- Adil Erdem Bayazıt
- 21 Ekim 2022 - Sevgi Dolu Yedi Güzel Adam -3- Nuri Pakdil
- 06 Ekim 2022 - Bir Kedi Al, Hayatın Değişsin
- 14 Eylül 2022 - Milli Eğitimden İyi Haberler
- 09 Eylül 2022 - Buz Dağının Görünmeyenleri ve Aile Eğitimi
- 01 Eylül 2022 - Sevgi Dolu Yedi Güzel Adam -2- Cahit Zarifoğlu
- 05 Ağustos 2022 - Kutlu Vakitler -6- Muharrem Ayı
- 25 Temmuz 2022 - Sevgi Dolu Yedi Güzel Adam
- 13 Temmuz 2022 - Hafıza 15 Temmuz
- 08 Temmuz 2022 - KUTLU VAKİTLER -V- Hac Ve Kurban Vakti
- 12 Haziran 2022 - Bir Kitap Oku, Hayatın Değişsin
- 26 Mayıs 2022 - Yol Sohbetleri -3- ''Arılar''
- 17 Mayıs 2022 - Sessiz Bir Okul
- 02 Mayıs 2022 - Kardeşlik İklimi: Bayram
- 01 Mayıs 2022 - Kutlu İklimden Çıkarken
- 30 Nisan 2022 - Ramazan Hikâyeleri -8-
- 29 Nisan 2022 - Ramazan Hikâyeleri -7-
- 28 Nisan 2022 - Ramazan Hikâyeleri -6-
- 27 Nisan 2022 - Kutlu Vakitler -4-
- 23 Nisan 2022 - Ramazan Hikâyeleri -5-
- 21 Nisan 2022 - Ramazan Hikâyeleri -4-
- 19 Nisan 2022 - Ramazan Hikâyeleri -3-
- 15 Nisan 2022 - Ramazan Hikâyeleri -2-
- 11 Nisan 2022 - Ramazan Hikâyeleri -1-
- 08 Nisan 2022 - Kutlu Vakitler -3- Oruç İklimi
- 31 Mart 2022 - Kutlu Vakitler -2-
- 25 Mart 2022 - Yol Sohbetleri -2-
- 07 Mart 2022 - Yol Sohbetleri -1-
- 01 Şubat 2022 - Kutlu Vakitler
- 18 Mart 2021 - -YENİ- Allah'ım, Yağmur Yağmasın
- 24 Şubat 2021 - O Gün Şubattı
- 17 Şubat 2021 - Yirmisekizşubattı
- 04 Şubat 2021 - Sırdaşlarımız
- 10 Aralık 2020 - Gönül Dostu
- 03 Kasım 2020 - Bosnalı
- 10 Ekim 2020 - Vahşetin Tanıkları
- 20 Eylül 2020 - Ah Bosna Ah
- 11 Eylül 2020 - O Gündü Eylüldü
- 29 Ağustos 2020 - Yiğit İnsan Ne Zaman Belli Olur?
- 07 Ağustos 2020 - Sizin Hiç Babanız Öldü mü ?
- 21 Temmuz 2020 - Direnişin Kahramanları
- 14 Temmuz 2020 - 15 Temmuz Kalkışması
- 13 Temmuz 2020 - Kalkışmanın Öncülleri
- 26 Haziran 2020 - Bulutlar Sırlarını Sergilerdi
- 18 Haziran 2020 - Ölüm Şuuru
- 09 Haziran 2020 - Ölür müsün? Öldürür müsün?
- 27 Mayıs 2020 - 27 Mayıs, Demokrasi Ve Özgürlük Adası
- 15 Mayıs 2020 - Habersiz Değilsin Allah'ım
- 27 Nisan 2020 - Pretoryanizm ve 27 Nisan E-Muhtırası
- 23 Nisan 2020 - Mübarek Ola
- 10 Nisan 2020 - Baharı Beklerken
- 02 Nisan 2020 - Algı Yönetmenleri
- 26 Mart 2020 - Tarifsiz Acılar Sardı Her Tarafımızı
- 20 Mart 2020 - Değerlerimize Dönme Vakti
- 13 Mart 2020 - Darbeler ve Darbeler (III)
- 05 Mart 2020 - Darbeler ve Darbeler (II)
- 28 Şubat 2020 - Darbeler Ve Darbeler (I)
- 20 Şubat 2020 - Tüketim Çılgınlığı (II)
- 13 Şubat 2020 - Tüketim Çılgınlığı (I)
- 07 Şubat 2020 - O Eski Kışlar (II)
- 29 Ocak 2020 - O Eski Kışlar
- 17 Ocak 2020 - Değişim Zordur
- 11 Ocak 2020 - Meritokrasi Ve Liyakat Üzerine (3)
- 02 Ocak 2020 - Meritokrasi Üzerine Bir Deneme (2)
- 11 Aralık 2019 - Meritokrasi Üzerine Bir Deneme (1)
- 03 Aralık 2019 - SENİ DE GETİRSİNLER BANA
MUSTAFA KÜÇÜKTEPE
Hoş Geldin Gül Kokulu Efendim
HOŞ GELDİN GÜL KOKULU EFENDİM www.mustafakucuktepe.com
Hoş geldin Ey Muhammed
Hoş geldin Ey Rasul
Hoş geldin gül kokulu Efendim
İyi ki doğdun ey Nebi
İyi ki geldin ey Rasul
Sağnak sağnak yağdı rahmet
Aydınlandı gönüller
Sen doğduktan sonra
Sen geldikten sonra
İyi ki doğdun ey Nebi
İyi ki geldin ey Rasul
Hoş geldin Ey Muhammed
Hoş geldin Ey Rasul
Hoş geldin Ey Nebi
Hoş geldin gül kokulu Efendim
Peygamberimiz Hz. Muhammed'in dünyaya gelişi rebiülevvel ayının 12'nci gecesi, Müslüman dünyanın önemli gün ve geceleri arasında yer alıyor. Mevlid gecesi, rahmet peygamberi Hz. Peygamberin doğumunu kutladığımız, inananlara ve insanlığa sunduğu evrensel değerleri anlayıp hayatımızı onun yüce ahlâkıyla güzelleştireceğimiz bir tazelenme gecesidir.
571 yılı aydınlandı tüm dünya, aydınlandı gönüller. Muhammed dünyaya geldi. Rahmet saçıldı etrafa. O’nun Nuru doldu evrene.
Mevlid, "doğum zamanı" demektir. Bu güne mevlit gecesi ya da mevlid kandili deriz. Müslümanlar için önemli kilometre taşlarından biridir. Her yıl rebiulevvel ayının 11 ini 12 sine bağlayan gecede bu istisna doğumu kutlarız. Kuran-ı Kerim okunur, ikramlar yapılır, şükür namazları kılınır, dualar edilir, salatu selamlar getirilir, naatler ve Hz. Muhammedin hayatı okunur, O, örnek alınır.
İslâm aleminde ve Türkiye’de hicri takvime göre ihya edilen bu gece 1994 yılına gelindiğinde ülkemizde farklı bir hâl aldı. 1994 yılından sonra Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Hz. Peygamberin doğum gününün kutlandığı tarihler, hicri takvime göre kutlaması yapılan Mevlid Kandiline ilaveten milâdî takvime göre sabitleme yapılarak, ‘Kutlu Doğum Haftası’ adıyla da kutlanmaya başlandı. Böyle bir uygulama yılda iki defa mevlit kandili kutlanmasına sebep olduğundan kafa karışıklığı meydana getirdi. Yine Diyanet İşleri Başkanlığı bir karar alarak Mevlidi Nebi kutlamasını sadece hicri rebiulevvel ayına mahsus kutlanması gerektiğini belirterek bu karışıklığı gidermiş oldu.
Diyanet Vakfı İslam ansiklopedisinde kandil başlığında şu bilgiler yer almaktadır: “Mevlid kandili Hz. Peygamber’in doğumu münasebetiyle kutlanır. Mevlid kutlamalarını ilk ihdas eden zatın Erbil Atabegi Muzafferüddin Kökböri (ö. 630/1233) olduğu kabul edilir. Bu kutlama için toplananlara mevlid kıssaları okumayı ilk başlatan kişinin ise Mısır Çerkez hükümdarlarından biri veya Mısır Fâtımîleri olduğu söylenir (Ca‘fer Murtazâ el-Âmilî, s. 20). Makrîzî’nin Fâtımî bayramlarıyla ilgili yazdıkları bu konuda onların önceliğini teyit eder mahiyettedir (el-Ḫıṭâṭ, I, 490). Osmanlı döneminde mevlid kandillerinde çeşitli kutlama faaliyetleri icra edilirdi. İbnü’l-Hâc gibi bazı fakihler, mevlid münasebetiyle yapılan eğlencelere ve israf olduğu gerekçesiyle çok sayıda kandil yakılmasına karşı çıkmıştır. Süyûtî, mevlid gecelerinde toplu halde Kur’an okunmasını ve Resûl-i Ekrem’e dair sohbetlerin ardından yemek ikram edilmesini bid‘at-ı hasene olarak görmektedir (Ḥüsnü’l-maḳṣıd, s. 41).
Bu doğum gecesiyle ilgili İlim adamları iki farklı görüş ortaya atmışlardır. Bu geceye bazı itirazlar yapılmıştır. Toplumumuzda önemli sayılan gecelerin Kuran’da olmadığını, sonradan ortaya çıkarılmış bidatler olduğunu, hatta Kuran’ da olmayıp peygamber ve sahabenin kutlamadığı beş uyduruk gece gibi söylemlerle çok ileri düzeyde eleştirenler olmuştur. Yine bir başka itiraz da Türkiye dışında başka ülkelerde bu gecelerin kutlanmadığı iddiasıdır.
Mâlikî fakihi İbnü’l-Hâc el-Abderî (ö. 737/1336) bid‘at konularına geniş yer verdiği el-Medḫal adlı eserinde mevlidin Resûlullah devrinde ve ona son derece bağlı olan ashap ve tâbiîn (Selef) zamanında kutlanmadığını, dolayısıyla bid‘at olduğunu söyleyerek mevcut uygulamalara şiddetle karşı çıkar. Ayrıca kutlamalar sırasında kıraat, zikir ve ibadet yanında çalgı çalınıp şarkı söylenmesinin, kadın ve erkeklerin bir arada bulunmasının da dinin yasakladığı hususlar olduğunu anlatır ve mevlidin harama vesile kılındığını belirtir. İbadet yapılması, ziyafet verilmesi, hadis vb. okunması halinde bile bunların mevlid niyetiyle icrasının bid‘at olduğunu kaydeden İbnü’l-Hâc buna karşılık kutlama niyeti taşımaksızın oruç tutulmasını ve Hz. Peygamber’in doğduğu bu ayın saygınlığına uygun davranılmasını tavsiye eder (II, 2-33).
İbn Teymiyye (el-Fetâva’l-kübrâ, I, 372), onu takip eden Vehhâbî ulemâsı ve Muhammed Abduh gibi çağdaş ıslahatçı âlimler de mevlid kutlamalarına karşı çıkmışlardır. Reşîd Rızâ, Mısır’da mevlidlerde görülen çirkin uygulamaları eleştirir ve ulemâyı bu konuda sessiz kalmaları yüzünden kınar. Bununla birlikte mevlid kutlamasının bizzat kendisine değil bu vesileyle işlenen kötülüklere karşı olduğunu belirtir ve bu uygulamalardan kurtuluş yollarını gösterir.
Ebû Şâme el-Makdisî, İbn Abbâd er-Rundî, İbnü’l-Cezerî, İbn Nâsırüddin ed-Dımaşkī, İbn Hacer el-Askalânî, İbn Hacer el-Heytemî, Şemseddin es-Sehâvî, Celâleddin es-Süyûtî, Şehâbeddin Ahmed b. Muhammed el-Kastallânî ve Muhammed b. Yûsuf eş-Şâmî gibi âlimler ise Hz. Peygamber’in dünyaya gelmesi sebebiyle sevinmenin, onun doğum günü münasebetiyle muhtaçlara yardımda bulunmanın, Resûl-i Ekrem’e dair şiirler okumanın, güzel elbiseler giyerek sevinç gösterisinde bulunmanın birer güzel amel olduğunu, dolayısıyla mevlid kutlamalarının bid‘at-ı hasene sayılması, halk arasında görülen ve dinen hoş karşılanmayan davranışların bundan ayrı düşünülerek önlenmesi gerektiğini belirtmişlerdir (Şâmî, I, 439-454; Ali el-Cündî, s. 129-133).
Suudi Arabistan dışında neredeyse tüm Müslüman ülkelerde Hz. Peygamber’in doğumu hicri takvime uygun şekilde Mevlit Günü’nde kutlanıyor kutlanmaktadır.
Mısır, Malezya, Pakistan, Irak, Endonezya, Umman, Libya, Filistin ve Yemen‘deki kutlamalar görürüz. Müslümanların nüfusunun çoğunluğunu oluşturmadığı Hindistan, Kenya, Tanzanya gibi ya da nüfusunun çoğunluğu Hristiyan olan ABD, İngiltere, Kanada ve Avustralya gibi ülkelerde de Müslümanlar tarafından Mevlid kutlamaları gerçekleştirilmektedir.
( https://www.malumatfurus.org/baska-bir-ulkede-mevlid-kandilinin-kutlanmadigina-ve-kutlu-dogum-haftasi-hurafesine-inanan-kose-yazarlari/ )
Karanlıkları aydınlatan, önderimiz, rehberimiz Hazreti Muhammed’in dünyaya teşrifinin yıldönümünde onu anmaktan, onu hatırlamak/hatırlatmaktan, ona salavatlar getirmekten, oruç tutmaktan, şükür namazları kılmaktan, gül/gülsuyu dağıtmaktan, sadaka vermekten daha güzel davranışlar/ibadetler olabilir mi? Selam, saygı, hürmet O’nun üzerine olsun.
Hoş geldin Ey Muhammed
Hoş geldin Ey Rasul
Hoş geldin gül kokulu Efendim
İyi ki doğdun ey Nebi
İyi ki geldin ey Rasul
Sağnak sağnak yağdı rahmet
Aydınlandı gönüller
Sen doğduktan sonra
Sen geldikten sonra
İyi ki doğdun ey Nebi
İyi ki geldin ey Rasul
Hoş geldin Ey Muhammed
Hoş geldin Ey Rasul
Hoş geldin Ey Nebi
Hoş geldin gül kokulu Efendim
Allahümme salli ala seyyidina Muhammed.
Henüz Yorum yok