- 10 Eylül 2024 - SİSİ'NİN ARDINDAN
- 29 Temmuz 2024 - MAKAM YARIŞI HİZMETLE OLMALI
- 24 Temmuz 2024 - BASINDA SANSÜR MÜ KALKMIŞ?
- 30 Haziran 2024 - SAYIN ERDOĞAN'IN ZİRVEDEN KAYIŞI
- 26 Haziran 2024 - PEKİ NEREDE VARSINIZ?
- 05 Haziran 2024 - İŞİN İÇİNDEN ÇIKMAK ÇOK ZOR!
- 29 Mayıs 2024 - BASKI
- 25 Mayıs 2024 - MEVSİMLERİ DE KENDİNİZE BENZETTİNİZ!
- 13 Mayıs 2024 - HALKIN TALEP ÖNCELİĞİ
- 09 Mayıs 2024 - "CISSLAR" ZEHİRLİ BİRER KÂBUS!
- 30 Nisan 2024 - BENCİLLİK ÇOK KIYMETLİDİR!
- 23 Nisan 2024 - HASAN EFENDİ HAZRETLERİ
- 15 Nisan 2024 - TARİKAT VE SİYASET
- 08 Nisan 2024 - GALİBA ZOR !
- 07 Şubat 2024 - 2024 YAHYALI EĞİTİM VİZYONU ÇALIŞTAYI
- 29 Ocak 2024 - EĞİTİMSİZ GÜÇ YENİLECEKTİR
- 21 Ocak 2024 - ŞU ŞERİT ORTALAMA MESELESİ!
- 09 Ocak 2024 - AH BE DOSTUM!
- 01 Ocak 2024 - İNANCIM KARŞISINDA TERCİHE ZORLANIYORUM!
- 24 Aralık 2023 - ÖMER BİN ABDÜLAZİZ AKADEMİSİ
- 08 Aralık 2023 - Kadınlara Cenneti Ne Kolay Veriyorsunuz?
- 19 Kasım 2023 - Bizden olanlar bizi uyuttular !
- 11 Kasım 2023 - Gazze Acıtıyor!
- 29 Ekim 2023 - İsrail Ağzıyla Konuşanlarla Hangi Ortak Paydada Buluşacağız?
- 22 Ağustos 2023 - Gerekçe, Bahane Üretmeyin!
- 07 Ağustos 2023 - Miras Bir Bela Oldu!
- 30 Temmuz 2023 - Bugün Susma Zamanı Değil!
- 04 Haziran 2023 - Müslümanların Kanını Emen İslam Düşmanı Tarikat !
- 08 Nisan 2023 - Asena, Mollaoğlu, Yamacılar Tükenirken, Pkk Baş Aktör Oldu
- 29 Mart 2023 - Mhp Tabanına Çağrımızdır!
- 16 Mart 2023 - Tanrı'yı Bu Kadar Kızdıracak Ne Yaptınız?
- 16 Şubat 2023 - Siz Daha Çok Kahrediyorsunuz!
- 20 Temmuz 2022 - Darbe Çalışması Tam Gaz
- 23 Haziran 2022 - Basının Gücü!
- 19 Mayıs 2022 - Okyanusu Geç, Derede Sendele !
- 14 Mayıs 2022 - Her İşinizi Erteleyin, Durum Acil!
- 16 Nisan 2022 - Bu Sefer Başardılar !
- 21 Mart 2022 - Doktor Ve Kadın Hakları Üzerinden Baskı mı Var?
- 02 Mart 2022 - 28 Şubat Sizin Davanız ve Onurunuz Değil Ki!
- 17 Şubat 2022 - Devlet Hastanesi Vardiya Meselesi!
- 11 Aralık 2021 - Fırsat Işığı Doğdu, Abanın Altından !
- 28 Kasım 2021 - Aç Mide, Roma'yıda Reis'i de Yakar !
- 11 Eylül 2021 - Bilim Adamları Susturuldu mu Ne !
- 12 Mayıs 2021 - Hamaset ve Kurusıkı
- 05 Nisan 2021 - Ötme Zamanını Yanlış Seçtiniz
- 22 Mart 2021 - 81 Madde ile Amacınız Ne ?!
- 16 Mart 2021 - Halepçe'yi An, Türk'e Saygıyla Eğil !
- 14 Mart 2021 - Ak Parti Ruhu Bu Değildi !!
- 12 Mart 2021 - Lime lime İstiklal Marşı
- 12 Şubat 2021 - Diyaneti Yalnız Bırakıyoruz!
- 09 Şubat 2021 - Boğaziçi Gazın Çatlak Bulduğu Yerdir!
- 23 Kasım 2020 - Bülent Arınç Muamması
- 10 Ekim 2020 - Sizin Şahinliğiniz Bizi Kahrediyor!
- 23 Eylül 2020 - AK PARTİ' ye AKP' li Büyüsü mü Yapıldı?
- 13 Temmuz 2020 - Hangi Zincirleri Kırdık?
- 27 Haziran 2020 - Barolar Neye Taraf ?
- 01 Haziran 2020 - Nasıl Şükürler Etmeyeyim?
- 10 Mayıs 2020 - Bu Ne Telaş Bay Koro?
- 24 Nisan 2020 - Ucuza Satılık Zafer Yok
- 20 Nisan 2020 - Havlayın, Devam Edin!
- 14 Nisan 2020 - Büyük Fırsat Kapımızda
- 06 Nisan 2020 - Son Fırsat Mı Desek!
- 24 Mart 2020 - İki Virüs Birden!
- 11 Mart 2020 - Savaşın Kalpteki Yankısı!!
- 21 Şubat 2020 - Memleket İhanet Şebekesi Kaynıyor!
VEYSEL EKİNCİ
Kural Bu : Ne Ekersen Onu Biçersin
Toplumda yükselen bir itiraz, şikayet; evlatlarım itaat etmiyor, hanım huzur vermiyor, saygı göstermiyorlar, söz dinlemiyorlar...
Zaman değişti,evlat babasını dövüyor, eşi çenesi ve davranışları ile ev ortamını zehir ediyor, anne çocukları ile ilgilenmiyor. Sonuçta toplum dejenere oluyor.
Herkes sadece şikayet boyutunda kalıyor; gerekçelerine, sebeplerine eğilinmiyor. Oysa bunlar sebep değil, birer sonuçtur.
Sorunların nedenlerine, kaynağına, davranışlara, üreten ortam şartlarına eğilmek, dikkat çekmek gerekir.
"Rüzgar eken, fırtına biçer" atasözü, gerçekten isabetli ve yerinde söylenmiş bir sözdür.
Öncelikle ve ilk başta, bu çocuklar ve anneleri helal gıda ile beslendiler mi? Ailede terbiye aldılar mı? Her gün anne-baba kavgaları ile mi büyüdüler? Bunlar iyi analiz edilip çözümler aranmalı.
Toplum bozuldu, düzen kalmadı, güven ortadan kalktı, babana bile güvenme gibi sözler vehametin boyutunu ortaya sermektedir.
Dedik ya, sebepler, doğuran şartlar önemli diye...
Kaç kişi evinde, İslam'ın terbiye dolu hayat tarzını uygulamaya gayret etti? Kaç kişi işinde hile yapmadı? Kaç kişi mirasını hakkaniyetle bölüştü? Ev, tarla, komşusunun sınırına tecavüz etmeyen, kapı bir komşuları ile kavga etmeyen, onları rahatsız etmeyen kaç kişi var?
Yol arkadaşına makam uğrunda çelme takmayan, aldığı borcu ödeyen, ortağına haksızlık yapmayan, kıskançlık, hasetlik göstermeyen , sattığı malın kusurunu söyleyen, bulduğu eşyayı iade eden kaç kişi var?
Sonuçlara takılmak yanlıştır. Sonuçları yok etmeye çalışsanız bile sebepler sürekli yeni sonuçlar üretecektir.
Yıllar önce izlediğim bir dizide gelin, kaynanasını sokağa atıyordu. Bu olaya şahit olan yaşlı mahalle bakkalının gözleri bir anda maziye dalıverdi. Çünkü sokağa atılan kişi de kaynanasına aynı muameleyi yapmıştı.
Şikayet etmeye hakkınız yok; buğday ekmediniz ki, başak biçesiniz.
İlahi adalet, sizin yaptıklarınıza, davranışlarınıza, hal ve hareketlerinize göre tecelli ediyor. Bir ayette" Başınıza her ne geliyor sa, kendi ellerinizle yaptıklarınız yüzündendir" buyurularak; gerçekler ortaya serilmektedir.
Kişi, her şeyi kendinde aramalı, kendine bakmalı, sorunun çözümüne kendinden başlamalı. Çünkü özne kendisidir. Farklı yerlerde suçlu aramak kolaycılıktır.
Bir başka ayette, " Namaz, her türlü, fuhşiyat ve kötülükten korur" temel ilkesi bizim için kıstas olmalıdır.
Toplumda gördüğümüz gibi, namaz kılan birinin, yukarıda bahsedilen hal ve hareketleri yapmaya devam etmesi; namazın tesir etmediğinin bir göstergesidir.Yani makbul bir namaz olmamıştır.
Revizyona kendimizden başlamalı, suçu başkalarına yüklemekten kaçınmalı, sorumluluk almalıyız.
Zaman ve fırsatların elden kaçması sadece eyvah, vah, tüh lü bir hayıflanma ve pişmanlık getirir.
Henüz Yorum yok