- 02 Aralık 2024 - MÜSLÜMANLAR, KUR'AN'DA BULUŞMADIKÇA ZAFER KAZANAMAZLAR!
- 15 Kasım 2024 - Ce Ha Pe !?
- 29 Ekim 2024 - EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ!
- 21 Ekim 2024 - VAR MI DÜNYA'DA HİKMET, MERHAMET VE ADALET!?
- 03 Ekim 2024 - EĞER VİCDANINIZ ÖLMÜŞSE, YAPILACAK BİR ŞEY YOK!?
- 14 Eylül 2024 - BU NASIL BİR EĞİTİM SİSTEMİ !?
- 28 Ağustos 2024 - HAYAT; TEVHİD VE CİHAD'DIR!
- 13 Ağustos 2024 - KİMDİR BU İSRAİL !?
- 30 Temmuz 2024 - GÜZEL DEVLETİM, SANA SESLENİYORUM!
- 19 Temmuz 2024 - İNSANLIK TARİHİ NELERE ŞAHİT!?
- 05 Temmuz 2024 - KUR'AN İLE HZ. MUHAMMED (S.A.V)'İ KARŞI KARŞIYA GETİRMEK!?
- 13 Haziran 2024 - HALA SUSACAK MISINIZ EY ALİMLER!?
- 30 Mayıs 2024 - İSLAM DÜNYASI CİHAD RUHUNU KAYBETTİ.
- 18 Mayıs 2024 - MODERN KÖLELERİN DRAMI!
- 04 Mayıs 2024 - EĞİTİM SİSTEMİMİZ CAN ÇEKİŞİYOR!
- 30 Nisan 2024 - KİM BİZİ BU HALE GETİRDİ!?
- 13 Nisan 2024 - MÜSLÜMANLAR NEREDE HATA YAPTI!?
- 26 Mart 2024 - TÜRKİYE, GEÇMİŞİNE ÜZÜLÜYOR, GELECEĞE DE UMUTLA YÜRÜYOR!
- 09 Mart 2024 - ORUÇ, TAKVA VE TESLİMİYETTİR!
- 27 Şubat 2024 - BİR SOYGUNUN SOYSUZ HİKAYESİ?
- 16 Şubat 2024 - BEN MÜSLÜMAN ARIYORUM!
- 02 Şubat 2024 - MÜSLÜMANLAR TARİH YAZDI, BİZE O TARİH OKUTULMADI!
- 11 Ocak 2024 - HZ. MUHAMMED (S.A.V) BU HALİMİZİ GÖRSEYDİ!?
- 27 Aralık 2023 - EY MİLLETİM BU GİDİŞ NEREYE!?
- 15 Aralık 2023 - Duamız Kabul Olmuyor !
- 30 Kasım 2023 - Batı, Müslümanlar ve İsrail !
- 16 Kasım 2023 - Yahudilerin Tarihinde Bir Yolculuk!
- 02 Kasım 2023 - İsrail Soykırım Yapıyor, Dünya Seyrediyor!
- 14 Ekim 2023 - Filistinli Mücahidler Kurtuluş Savaşı Veriyor!
- 25 Eylül 2023 - Türkiye'de İlahiyatçılar Ne Yapıyor!?
- 30 Ağustos 2023 - Zulüm ile Abad Olanın Akıbeti Berbat Olur!
- 15 Ağustos 2023 - Soralım mı Müslüman Kimdir !?
- 25 Temmuz 2023 - Canımız Yanıyor, Durdurun Har Vurup Harman Savurmayı!?
- 09 Temmuz 2023 - Hz. Aişe ile Hz. Peygamber (S.A.V) Evlendiğinde Kaç Yaşındaydı!?
- 20 Haziran 2023 - Kars Bir Gazi Şehirdir!
- 03 Haziran 2023 - Müslümanlar Bugün Bu Halde Mi Olacaktı!?
- 11 Mayıs 2023 - 14 Mayıs'ta Ya Amerika Kazanacak, Ya da Türkiye!?
- 25 Nisan 2023 - Nedir Bu Amerika'dan Çektiğimiz!?
- 01 Nisan 2023 - Sayın Kemal Kılıçdaroğlu! Neden Susuyorsunuz!?
- 22 Mart 2023 - Büyük Bir Teslimiyetin İbadetidir Oruç!?
- 10 Mart 2023 - Hedef Türkiye'yi Çökertmek!
- 01 Mart 2023 - 6+1'li Masadan Haber Var !?
- 23 Şubat 2023 - Deprem Kader midir!?
MEHMET BOZKURT
-YENİ- SURİYE TARİHİNDE BİR YOLCULUK !
SURİYE TARİHİNDE BİR YOLCULUK !
Suriye'nin tarihi, insanlık tarihinin en eski medeniyetlerinden bazılarına ev sahipliği yapan bir bölge olarak oldukça zengindir.
Suriye, zengin tarihi ve stratejik konumu nedeniyle her dönem büyük güçlerin ilgi odağı olmuştur. Bu tarihsel zenginlik, günümüzde bile kültürel ve siyasi mirasın izlerini taşımaktadır.
7. yüzyılda bugünkü Suriye toprakları, Müslüman Araplar tarafından fethedilmiş ve Şam, Emeviler Halifeliği’nin Başkenti olmuştur. Emeviler'den sonra Abbasiler, Memlükler ve Selçuklular gibi çeşitli İslam devletlerinin kontrolü altına girdi.
Yavuz Sultan Selim Han, 1516 tarihinde yapılan Mercidabık savaşı ile Suriye, Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçası haline geldi. Bu dönemde Suriye, ekonomik ve kültürel açıdan önemli bir bölgeydi.
I. Dünya savaşı sonrasında Suriye, Osmanlı İmparatorluğu'ndan sonra 1946 yılına kadar Fransız manda yönetimine girdi. Ve Suriye, 1946 tarihinde bağımsızlığını kazanarak Suriye Arap Cumhuriyeti kuruldu. Ancak bağımsızlık sonrası dönem siyasi istikrarsızlıklarla geçti. 1970 tarihinde Hafız Esad yönetimi başladı ve ölümünden sonra oğlu Beşar Esed 2000 yılında iktidarı devraldı.
2011 tarihinde Arap Baharı’nın etkisiyle başlayan protestolar, Suriye’de iç savaşa dönüştü ve bu savaş 13 yıl devam etti. 12 günlük bir mücadele sonunda 08.12.2024 tarihinde HTŞ (Heyet Tahrir el-Şam) ve SMO (Suriye Milli Ordusu) önderliğindeki askeri birlikler Başkent Şam'a girdi ve Beşar Esed dönemi sona erdi. Zalim diktatör Beşar Esed, Rusya'ya sığındı.
24 yıllık bu kirli ve zulüm döneminde bir milyondan fazla insan katledildi, işkencelerle masum insanlar can verdi ve 10 milyon insan göç etmek zorunda kaldı.
Ne yazık ki, Suriye savaşında en büyük bedeli Türkiye olarak biz ödedik.
O günlerde bu kadar göçmenin geleceğini beklemedik. Bu kadar kalacaklarını da beklemiyorduk. Sonunda 100 milyar dolar gibi büyük bir harcama yapıldı.
Bugün Suriye’deki gelişmeler o kadar hızlı ilerledi ve ilerliyor ki, raporlar yayımlasanız kısa bir süre sonra geçersiz hale gelebilir.
Beşar Esed karşıtı güçlerin mücadelesinde yer alan birliklerin çoğunluğu HTŞ’ye bağlıdır. HTŞ, 2016 yılında El-Kaide’den ayrıldı. HTŞ, Halep ve Hama çevresinde aktif olan bir guruptur. HTŞ’nin lideri, daha önce El-Kaide’nin Suriye kolu El-Nusra Cephesi’ni yöneten Ebu Muhammed el-Culani'dir. HTŞ, El-Kaide’den ayrıldıktan sonra Culani, El-Kaide ile arasına mesafe koyarak yoluna devam etti.
... Ve
HTŞ’nin liderlik ettiği Beşar Esed güçlerine yönelik saldırıya katılan guruplar ise:
Feylak eş-Şam (Şam Kolordusu)
Ceyş el-İzza (İzzet Ordusu)
Sukur eş-Şam (Şam Şahinleri)
Ahrar eş-Şam (Şam Özgür Adamları)
Türkistan Tugayı
Ensar et-Tevhid (Tevhid Destekçileri)
Türkistan Tugayı (Özellikle dikkat çekicidir. Üyelerinin çoğu;
Orta Asya’dan (Özbekler ve Tacikler)
Çin’den (Uygurlar)
Ortadoğu ve Avrupa’dan gelen Suriyeli olmayan Arap savaşçılardan oluşuyor. Bunların çoğu, 2012-2015 yılları arasında Cihat için Suriye’ye gelmişlerdi.
Ayrıca Halep’in kuzeyindeki PKK, PYD ve YPK guruplara karşı savaşan tüm SMO grupları bu çatışmalarda yer alıyor.
SMO’nun üç taburu HTŞ liderliğindeki Esed karşıtı saldırılara katılıyor. Bunlar:
Süleyman Şah Tümeni
Hamza Tümeni
El-Cebhe eş-Şamiye (Levant Cephesi)
Türkiye tarafından destek gören SMO bünyesinde yabancı savaşçı yok, bazıları Suriyeli Türkmenler'den oluşuyor.
En kalbi dileklerimle diliyor ve dua ediyorum ki, bundan sonra Suriye'de huzur olsun ve guruplar arasında iç savaş başlamasın! İşte o zaman büyük felaket olur! Ve göçler tekrar başlar!
Suriye’de maalesef mezhepsel nefret oldukça yüksektir. Özellikle Nusayri ve Şii nüfus, HTŞ ve diğer muhalif grupların ciddi intikam saldırılarına maruz kalma riski altında olabilir. Ancak lider Colani'nin verdiği mesajlar huzurlu bir Suriye'ye yöneliktir... Bu duruş çok sevindiricidir. En çok da yağmalamaların yaşanmamasıdır.
Beşar Esed rejiminin çökmesinden sonra, bu durum Ortadoğu genelinde büyük yankılar uyandıracaktır. Bu etkinin ülkeler bazında nasıl olabileceğini bugünden tahmin etmek mümkün olmasa da bazı ciddi gelişmeler olabilir/olacaktır.
Bu gelişmelerden sonra Türkiye, SMO ve HTŞ aracılığıyla Suriye’deki gücünü ve etkisini büyük ölçüde artıracaktır diye düşünüyorum. Suriye, 1516 tarihinden 1918 tarihine kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçasıydı. Suriye ve halkı ile aynı tarihi paylaşmamız ve milyonlarca göçmene ev sahipliği yaparak onları kucaklamamız gelecekte kaynaşmamızı daha da kolaylaştıracaktır.
Türkiye’nin istemediği Suriye’deki gurupların güçlerinin zayıflatılması veya tamamen bitirilmesi sağlanabilir. HTŞ ve müttefiklerinin Suriye’yi sakinleştirmesiyle, mültecilerin güvenli dönüşlerinin sağlanması Türkiye'yi ciddi manada rahatlatır.
Nusayrilerin çoğunlukta olduğu Lazkiye ve Tartus bölgelerinde ne olacağı da oldukça belirsizdir. Bu bölge aynı zamanda Rusya’nın önemli bir deniz üssüne ev sahipliği yapıyor. Ruslar tahliye eder mi? Nusayriler bu bölgeyi savunabilir mi? Şu an durum tamamen belirsizdir.
Rusya için Esed’ın düşüşü, Şam’da müttefik kalmaması, Suriye’deki siyasi etkinin sona ermesi demektir. 1971 tarihinde Sovyetler Birliği döneminde kurulan Tartus Deniz Üssü’nün sona ermesi ihtimali olabilir.
ABD, Esad’ın düşüşü ile Rusların Suriye’den çıkmasını beklemekte ve istemektedir. İran'ın müttefiki durumunda olan Esad’ın gitmesi, Hizbullah’ın Suriye'de bitmesi anlamına gelir ki, bu durum ABD için önemli durumdur.
İran için Esed’in düşüşü son derece üzücü olmuş ve İran, bölgedeki büyük bir müttefikini kaybetmiştir. Bu durumda bölgesel rakibi Türkiye’nin gücü artarken, İran, Suriye ve Lübnan’daki siyasi ve askeri varlığının sona ermesiyle Şii çıkarlarının Suriye, Lübnan ve hatta Irak’ta zayıflamasıyla karşı karşıya kalır.
İsrail, Esed’en düşüşünü bir imkan görerek Suriye topraklarını işgal ve bombalamaya devam ediyor! İsrail'in tek ve yegane hedefi toprak kazanmak! Suriye'deki mevcut durumdan yararlanarak fırsatçılık yapıyor.
Suriye tarihi yolculuğunda artık yeni bir dönem başladı... Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan, her konuda Suriye'nin yanında olduğumuzu söylemektedir. İnşaallah, Türkiye en kısa zamanda HTŞ'yi terör örgütü listesinden çıkarır ve tecrübelerinden yararlandırarak yeni oluşan yönetime destek verir. Ve bir bütün, bölünmeyen bir demokratik Suriye ortaya çıkar.
Uzun bir yolculuk ama inanıyor ve güveniyorum ki, kahraman mücahidler başaracaklardır. Bu başarı da İslam dünyasına umut olur ve yeniden bir diriliş olur!
Sonuç olarak; Suriye'de herkes kaybetti... Elhamdülillah sadece Türkiye kazandı...
Ve 13 yıldır misafirimiz olan Suriyeli kardeşlerimiz ülkelerine güvenli dönecekler ve her biri Türkiye için fahri bir elçi...
Destekliyoruz, alkışlıyoruz ve dua ediyoruz!
Allah yar ve yardımcıları olsun!
Mehmet Bozkurt, Eğitimci İlahiyatçı Araştırmacı Yazar
Henüz Yorum yok