Veysel Ekinci

Sizin Şahinliğiniz Bizi Kahrediyor!

SİZİN ŞAHİNLİĞİNİZ BİZİ KAHREDİYOR!

Bir başhekim yardımcısı doktor, şahsi bir düşüncesini açıklamış.Şahsi derken , belki de inancından, ya da toplumsal gerçeklerden etkilenerek bir görüş bildirmiş. Ohoo! Sen misin bunu söyleyen, senin hakkın idamdır idam. Hatta idama karşıyız ama, senin için özel uygulansın. Sen nasıl çok evlilik konusunda öyle ya da böyle bir görüş beyan edersin? Hele hele çaktırmadan dini referansa yaslanmaya çalışırsın. Vay vatan haini! Vay bilim düşmanı! Atın bunu, mesleğini de alın elinden, aç kalsın ailesi, çocukları! Ne yapar bizim ezikliğini atamayan , kendilerini baskıda hisseden, ürkekliği atamamış yöneticilerimiz? Derhal baskı gruplarının dediklerini yerine getirirler. Hala bizden bildiğimiz yöneticiler, bizim değerlerimizin aleyhine kararlarda şahin kesiliyorlar. Çok daha ağır suç işleyenlere sadece sitem ve kanadı kırılmış serçe rolüne giriyorlar. Ne yaptı Sağlık Bakanlığı? Derhal görevden aldı. Hatta meslekten de ihraç etti.

Nerede kaldı sizin fikir özgürlüğünüz? Ya da, böyle bir söylem meslekten ihracı gerektirecek kadar ağır bir suç mu? Ne yaptınız TTB’nin Başkan ve üyeleri hakkında. Türkiye Cumhuriyeti Devlet’ni teröristlere, pkk lılara katliam yapıyor diye bildiri atanlara? Devlet, Suriyede katliam yapıyor diyenlere? Devletin tüm görüşlerinin aksine, Ermeni katliamı ve soy kırımı yapılmıştır diyerek, Ermenilerden özür dileyen ve onlar adına üzülenlere? Bunlar fikir özgürlüğü öylemi? Bunlar hakkında işlem yapılması konusunda hangi baskı güçlerinden çekiniyorsunuz? Başhekim yardımcısını alelacele görevden ve mselekten atarken, bunlar hakkında neler yaptınız? Öncelikle kim yanlış yapıyor, yasalara aykırı davranıyorsa cezasını çekmeli. Fikir hürriyetinde kalması gereken sözler de bu kadar ağır cezalara muhatap olmamalıdır. Bir doktor kolay yetişmiyor. Hele hele böyle bir zamanda , bir doktoru kolayca harcamak akla ziyan bir davranıştır. Bu doktorun söylediklerinin yeri, zamanı, gerek olup olmadığı, davranışları ayrıca tartışılabilir. Varsa yanlışı uyarılabilir, ikaz edilebilir.

Asıl üzerinde durmak istediğimiz, bir davranış dini değerlere yakın olur ve bu da yerleşik düzen otoritelerinden veto yerse, bu davranışın cezaya dönüşmesindeki aceleci ve sert önlemler alınmasıdır. Hem de, dini ve manevi değerlere özlem duyan bir milletin seçtiği ve kendisinden bildiği bir idarenin altında! Bir yaşlı bayan hastasına, af edersiniz, sen kıçından uyduruyorsun diyen bir doktorun sözü bu tür bir sözden daha mı hafif? Kimsenin savunucusu değiliz. Haklıdan yanayız. Olayların bilmediğimiz iç yönü varsa ki olabilir. Biz zaten gördüklerimiz üzerinden yorum yapıyoruz. Etkili ve ses çıkaran bir avuç zümrenin özgür ağırlığı, size oy verip canı pahasına destekleyen necip milletin özgül ağırlığından daha ağır, tesir alanları ve güçleri de daha fazladır. Hükümetin her şeyi yeniden gözden geçirmesi gerekir. Yoksa ümitlerimiz suya düşmüş olur.

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri