- 13 Ağustos 2022 - İslami Dayanışma Oyunları
- 18 Haziran 2022 - Babalar Günü & İskender Serbest
- 20 Ekim 2021 - Bebeğin Beşiği Çamdan
- 04 Mart 2021 - Demirtaş Babayın Oğlu mu?
- 08 Şubat 2021 - Kucak Dolusu Sarılalım
- 10 Aralık 2020 - Var mı Sende O Yürek?
- 20 Kasım 2020 - “ Bülent Amca! “
- 16 Kasım 2020 - ''Diyanet, Tababet ve Siyaset''
- 26 Ekim 2020 - Antika
- 01 Ekim 2020 - Tsundoku: ‘‘Kitap Satın Alıp Okumama Hastalığı’’
- 18 Ağustos 2020 - Milli Eğitim Bakanı'na Açık Mektup
- 17 Temmuz 2020 - Felsefe, Edebiyat, Demogoji ve Boş Yapma (!) ''
- 07 Mayıs 2020 - Nerede O Eski Ramazanlar (!)
- 21 Nisan 2020 - Torpilin Adı Referans Olmuş!...
- 24 Mart 2020 - Virüs Sayesinde (!)
- 04 Mart 2020 - Memur Ol, Yangel Yat !!
Orhangazi Serbest
Akçalı Mehmet Amca
AKÇALI MEHMET AMCA
"Hey gidi günler hey!" diye başlamadı cümlesine, ardından “Şimdiki gençlik çok tuhaf." ya da "Oysa bizim zamanımızda..." diye devasa cümleler de kurmadı.
Birkaç sene evvel ziyaretlerine geldiğimizi ve avluda eşiyle çay içtiğimizi hatırlattığımız esnada başını öne eğdi, gözleri doldu.
"O çok çekti." dedi ve eski günleri hatırlamanın verdiği hüzün ile derin bir iç çekti.
Gözünden düşen iki damla yaş da hüzünlere doğru bir yolculuğa çıkardı o an hepimizi.
Bir yastıkta kocamayı, aynı yastığa baş koymayı Mehmet amcanın masumane yüz ifadesi ile bütünleştirdim zihnimde.
"Küstüm yastığına" ihtiyaç duymadan geçen bir ömrün göstergesi birkaç kelam idi.
Mehmet amca, seksen bir yaşında dört duvar arasında, saatin tik tak sesleri ile baş başa bir ömür sürüyor.
Velhasıl Mehmet Amca hatıralarıyla yaşamaya devam ediyor.
Haydi dostlarım!
Gelin gönüller yapalım…
Mehmet amcalar, Ayşe teyzeler evlerinin avlusunda, pencerelerinin yanı başında bizleri bekliyor.
O yaşlı ve mahzun gönülleri hoşnut kılalım.
Dizlerinin dibine oturalım.
Geçmişte yaşadıklarını, hayat birikimlerini ve tecrübelerini dinleyelim.
Hürmet ve saygıyla ellerini öpelim, azıcık da nazlarına katlanalım. Zira onlar da yıllar önce nice nazlara katlandılar.
İçi dolu gibi görünen ama aslında her bir şeyin içinin boşaltıldığı bir dünyada değerlerin şimdiye göre aşınmadığı eski veriler de kıymetli olsa gerek.
Henüz Yorum yok