- 07 Nisan 2023 - 11 Ayın Sultanı Ramazan Ve Yine İsrail Vahşeti
- 08 Mart 2022 - 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlanmalı Mı?
- 27 Şubat 2022 - 28 Şubat Neden Yaşandı ?
- 08 Aralık 2021 - Türkiye'de Bürokrat Olmak
- 25 Mart 2021 - Papa'nın Irak Ziyareti
- 17 Şubat 2021 - Eşref Bitlis Kimdir? Neden Hala Unutulmuyor ?
- 13 Şubat 2021 - Ekmek Zehir mi? Nimet mi ?
- 03 Haziran 2020 - Market Zincirlerine Mahkum muyuz?
İzzet-i Kalem
Hicri Yılbaşımız
Hicri Yılbaşımız
Peygamber Efendimizin doğduğu ve İslam'ın yeşermeye başladığı Mekke'de müşrikler eliyle zulmün arttığı ve İslam'a Müslüman olanlara sayısız işkencelerin yapıldığı Mekke'den ayrılıp Medine'ye hicret edildiği gündür. Hak din olan İslam'ın yayılmasına engel olamayan müşriklerin Müslüman olanlara ve Peygamber Efendimize (S.A.V) karşı zulmün şiddetini artırdığı ve canlarına kastettikleri bir sürecin sonudur. Hicretle birlikte Mekke'de yeşeren İslam geçici bir süreliğine Medine'de yeşerecek vücut bulacak ve Allah'ın izniyle tekrar doğduğu toprakları dönecektir. Miladi takvime göre 9 Ağustos hicri takvimin başlangıç günü Muharrem ayının 1. günüdür.
Hicret; Hz peygamberin Hz. Ebubekir ile Rabbinin rızasını gözeterek çıktıkları kutlu bir yolculuktur. Kendilerine yapılan zulüm ve işkenceden yılmayarak Allah'ın emir ve yasaklarını insanlara anlatmış, onları Hak Din İslam’a davet etmişlerdir.
Rabbimizin bizlere gönderdiği son Peygamber Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V), müşrikler tarafından kurulmuş zulüm ve sömürü sisteminin yok olmasına neden olacaktır. İslam dinine girenleri engelleyemeyen müşrikler, Peygamberin canına kast ettikleri gece, yatağında Hz Ali'yi bulmuşlar ve çılgına dönmüşlerdir. En iyi takipçilerini peşlerine düşürmüşler, izlerini Sevr Dağı’nda bulmuşlar ve saklandıkları mağaranın önüne kadar gelmişlerdir. Burada Hz Ebubekir'in “Bizi görecekler Ya Resulallah” endişesine Peygamber efendimiz (S.A.V) “Üzülme Allah bizimle beraberdir” diye karşılık vermiştir. Mağaranın önüne gelen müşriklerin mağaranın girişinde girişi kapatan örümcek ağını görmeleri ve orada biten bir ağacın dallarına güvercinlerin yuva yaparak yumurta bırakması mağaraya kimsenin girmediği kanaatini oluşturmuştur. Elbette ki alemleri yaratan yüce Rabbimiz mucizeleri ile onun dinini anlatan ve yaymaya çalışan Peygamberini korumuştur. Sonsuz Kudret ve kuvvet sahibi müşrikleri oradan geri çevirmiştir. Peygamber efendimiz (S.A.V) ve Hz Ebubekir'in üç gün konakladıkları mağaradan ayrılmaları sonrası, onları takip eden müşrikler tekrar izlerini bulması sonucu atlarını onların üzerine sürdüler. Yine sonsuz Kudret sahibi Rabbimiz atların ayaklarının sürtünmesine sürücülerinin yuvarlanmasına ve yeniden üzerlerine gitmeye kalktıklarında atlarının ayaklarının dizlerine kadar kuma batmasına hükmedip oldukları yere batmalarını sağlamıştır. Peygamber (S.A.V) 1 hafta süren yolculuk sonrası pazartesi günü Medine yakınlarındaki Kuba Köyüne ulaşmıştır ve burada Kuba Mescidi yapılıp ibadet edilmiştir. Kuba Mescidi İslam tarihinde yapılan ilk mescit olmuştur. Müşriklere karşı Peygamber efendimizin (S.A.V) canını korumak için onun yerine yatan Hz Ali, Peygamber Efendimiz (S.A.V) den 3 gün sonra Peygamberimize yetişmiştir. Rabbinin rızasını gözeten ve onun dinine anlatmaya çalışan Peygamber ona ve Rabbine şeksiz şüphesiz inanan iki büyük Mücahit yol arkadaşı artık Medine’dedir. Sefere çıkmakla Mükellef olan ve zaferi Rabbinden bekleyen bir irade.
Güçlü bir irade ve büyük bir teslimiyetle çıkılan bu yolda, bugün dünyada 1.700.000.000 ümmete ulaşan bir dinin takviminin ilk gününü Müslümanlar olarak kaçımız biliyoruz ve bizim dinimizin takvim başlangıç günü olan bugünü kaç kişi büyük bir sevinçle kutluyor ? Hristiyanların yılbaşı gününden daha önemli daha kutlu bir gün Müslümanlar tarafından bilinmeyen yada önemsenmeyen bir gün. Belki de İslam ümmeti olarak çektiğimiz sıkıntıların sebeplerinden birisi geçmişimizi ve tarihimizi bilmememiz ya da tarihimizden dersler çıkarmamamız. O sonsuz inanç ve sevgi dolu Peygamberin (S.A.V.) ümmetine bugün ne oldu ki din düşmanlarına, ümmet düşmanlarına karşı yekvücut olmak gerekirken birbirimizi Allah için sevmek, birbirimizin derdiyle dertlenmek gerekirken birbirimize düşman olduk. Birbirimizin eksiğini hatasını arar ve birbirimize tahammül edemez olduk.
Dostlar; bugün hicri yılbaşımız gelin Allah için birbirimizi çok sevelim birbirimizin yılbaşını kutlayalım. Birbirimize dua edelim ve bu güzel günü birbirimizle ve çocuklarımızla en güzel şekilde yaşayalım, kutlayalım. Selam ve dua ile
Henüz Yorum yok