İzzet-i Kalem

11 Ayın Sultanı Ramazan Ve Yine İsrail Vahşeti

11 AYIN SULTANI RAMAZAN VE YİNE İSRAİL VAHŞETİ

Müslümanlar olarak büyük bir heyecanla beklediğimiz, gelişini günleri sayarak iftarlık ve  sahurlukları hazırladığımız bir aydır Ramazan. Bolluk bereket ayı, bir birimizi ağırlamanın iftarlıklarımızı keyifle paylaştığımız ve koşarak teravih namazlarına gittiğimiz mağfiret ayıdır Ramazan. İslam alemi olarak hepimizin Ramazan ayı mübarek olsun.

 Bu mübarek ayda Rabbimize ibadet etmenin gayreti içerisinde bizler sıcacık evlerimizde iftarlarımızı yapıp güvenli ve huzur içerisinde camilerimizde namazlarımızı eda ediyoruz Elhamdülillah.

 Ecdadımızın 450 sene hüküm sürdüğü ilk kıblemiz, Mescid i Aksa’da Filistin de İsrail zulmü, vahşeti her yıl olduğu gibi Ramazan ayında en üst seviyeye çıktı. Müslüman kardeşlerimize teravih namazında, sabah namazında ya da günün herhangi bir saatinde baskın yapmayı, silah kullanmayı tutuklamayı terör devleti israil kendine hak görmektedir.

Savaş uçakları ile mübarek beldede masum ve savunmasız kardeşlerimizin üzerine çıldırmış vahşiler gibi bombalar yağdırılmaktadır. Bir oldu bittiye getirerek ne kadar çok Müslümanı öldürür ya da yaralarsak, ne kadara çok Müslümanın evini, iş yerini, ibadethanesini, okulunu yıkarsak o kadar kazançlıyız mantığı ile vahşileşiyor.

Rabbim oradaki kardeşlerimizin gücünü kuvvetini artırsın. Onlar orada bu zulümleri görürken bizim içimiz kan ağlamaktadır. Dualarımızda özgür Kudüs hep olmalı. Hayatımızın içerisinde, bizlerin ve çocuklarımızın dilinde özgür Kudüs ezgileri söylenmeli.

Müslümanların ilk kıblesi, ecdadımızın 450 yıl hüküm sürdüğü mübarek belde, Cennet mekan Abdulhamit Han’ın var gücü ile savunduğu peygamberler diyarı…

Kudüs, Müslüman beldesi olduktan sonra o coğrafyada yaşayan insanların yaşam koşulları iyileşmiş huzur hakim olmuş, en önemlisi güvenli emin bir belde haline gelmiştir. Ecdadımızın hüküm sürdüğü süre içerisinde Kudüs imar ve inşa edilmiştir. Kudüs’ ün birçok yerinde Osmanlı eserleri bulunmaktadır. Ecdadımız Kudüs’e hizmet etmeye ayrı bir önem vermiştir. Kudüs halkı yapılanları yaşamış, görmüş  ve onların torunları da bunu hiçbir zaman unutmamıştır.  

Kudüs özgürlüğüne kavuşmayı bekliyor. Kudüs, Müslümanlara yapılan zulmün bitmesini ve Müslümanların hakim olduğu zamanlardaki gibi huzur beldesi olmayı bekliyor.

Filistinli Musa Hicazi’nin dediği gibi “Anne çocuğunu geri istiyor.” Bir gün İnşallah Abdülhamid Hanın torunları olarak Mehter takımı eşliğinde o mübarek topraklara geri döneceğiz.

Biz Osmanlı torunları olarak Kudüs’e gittiğimizde yabancı bir beldeye değil ata yadigarı bir yere gittiğimiz duygusuna kapılırız. Ziyaretlerimizde Osmanlı eserlerini arar, oradaki kardeşlerimize biz geldik, buradayız, sizi yalnız bırakmayız diyerek kucaklar, dertlerine ortak oluruz. Çünkü biz bir vücudun azaları gibiyiz hamdolsun.

Bizim için İstanbul ne kadar kıymetli ise Kudüs de o kadar kıymetlidir. İşgalci İsrail işgal ettiği Filistin topraklarını terk etmeli yaptığı bu zulümleri bir an önce bitirmeli. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak devletimiz en üst perdeden gereken uyarıyı yaparak bu zulmün durdurulmasını sağlamalıdır. Selam ve Dua İle     

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri