ALİ YUNUSOĞLU

THE END. (HOLLYWOOD)

THE END. (HOLLYWOOD)

 Los Angeles, 7 Ocak 2025’te başlayan ve hızla yayılan orman yangınlarıyla tarihinin en büyük felaketlerinden birini yaşıyor. Yangınlar, şehrin farklı bölgelerinde etkili olarak binlerce hektarlık alanı küle çevirdi ve büyük bir yıkıma neden oldu.

İlk olarak Pacific Palisades bölgesinde başlayan yangınlar, şiddetli rüzgarların etkisiyle kısa sürede geniş bir alana yayıldı. Özellikle rüzgar hızının saatte 160 kilometreye kadar çıkması, alevlerin hızla yayılmasına ve yeni bölgelerin tehdit altına girmesine yol açtı.

Yangınların tehdit ettiği bölgelerde yaşayan 100 binden fazla kişi güvenli bölgelere tahliye edildi. Özellikle Hollywood Hills ve Pacific Palisades gibi lüks semtlerde yaşayan birçok ünlü isim de evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Yangınların ekonomik maliyetinin 57 milyar doları bulabileceği tahmin ediliyor. Binlerce ev ve iş yeri kullanılamaz hale gelirken, elektrik şebekesinde oluşan hasarlar nedeniyle 400 binden fazla ev ve iş yeri elektriksiz kaldı. Ayrıca, bölgedeki doğal yaşam ve ekosistem de büyük zarar gördü.

 Sonuç;

 Los Angeles’ta yaşanan bu yangın felaketi, iklim değişikliği ve şehirleşmenin orman yangınları üzerindeki etkilerini bir kez daha gözler önüne serdi. Küresel ısınma nedeniyle artan sıcaklıklar ve kuraklık, orman yangınlarının daha sık ve şiddetli hale gelmesine neden oluyor. Bu tür felaketlerin önlenmesi ve etkilerinin azaltılması için acil önlemler alınması gerektiği açık gibi inanmadığım ifadeler kullanmayacağım. Yanan evler, yok olan milyarlarca dolarlık kayıp için de üzülemiyorum. Ama bu bende büyük bir başka felaketler zincirinin başlangıcı olma ihtimali korkusunu oluşturuyor. Gayri ahlaki film sektörünün başkenti olan  HOLLYWOOD’ın yangın yerine dönmesi POMPEİ şehrinin malum sonunu aklıma getiriyor.

 KAFALAR KARIŞIK.

 İster sabotaj olsun ister doğal sebeplerden dolayı olsun , Oh olsun mu diyeceğiz yoksa ulusal yas mı ilan edeceğiz? Bunca mazlumun ahını  alan, annesinin cesedini poşet içinde taşıyanların çığlıkları her ne kadar bizim bir kulağımızdan girip diğerinden çıksa da sonuç ortada.  Sanki bizde Kabeyi yıkmaya gelen Ebrehe’nin karşısında bazı kesimler tarafından övülen bir duruş sahibi Abdulmuttalip’in duruşu var ki “Ben develerimi istiyorum, Kabe’nin sahibi onu korur” deyip kenara çekilmesi gibi, bizde “Mazlumun sahibi Allah’tır. O mazlumun sesini duyar.” demiyor muyuz?

 Ebabil Kuşlarını Beklerken, Müslümanların Sessizliği;

 Los Angeles’ı saran bu yangın, bir uyarı olabilir mi? Allah, sadece zulmü yapanları değil, buna sessiz kalanları da cezalandırmaz mı? Eğer mazlumun duası göğe yükseliyorsa, o dua yalnızca zalimi değil, onun zulmüne karşı kıpırdamayanları da hedef alabilir mi? Dünyanın dört bir yanında akan mazlum kanı, müslümanların duyarlılık eşiğini bile aşamıyorken bu sessizlik bir yenilgi değil mi?

 İlahi Adalet ve

Kur’an’da Allah’ın zulmü hoş görmediği ve zalim kavimlerin mutlaka cezalandırılacağı birçok ayette belirtilmiştir:

              “Zulmeden memleketleri, Rabbin yakaladığında ne kadar şiddetli azap eder!”

(Hud , 102)

Los Angeles ve Hollywood’u saran dev yangınlar, doğal bir felaketin ötesinde, manevi bir anlam taşıyor olabilir mi? Elbette mazlumların çektiği acılar karşılıksız kalmayacaktır. Ancak bu, sadece Allah’ın işine bırakılacak bir mesele değil, Müslümanların da sorumluluğudur. Zulme sessiz kalanların da zalimlerle aynı kefeye konulacağını hatırlamak gerekir.

Mesaj;

SESSİZLİK, bir suç ortaklığıdır

 

 

 

 

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri