MEHMET ALTUNTAŞ

Başıboş Köpek Sorunu İnsanların Haklarını İhlal Eden Bir Sorundur

Başıboş Köpek Sorunu İnsanların Haklarını İhlal Eden Bir Sorundur

Mehmet ALTUNTAŞ 08.06.2022

Çok değerli Kayseri Anahaber okurları. Bu gün sizlere 4 Ocak 2019 ‘da Kayseri Hacılarda 14 yaşında 25 başıboş köpek tarafından parçalanarak ölen lise öğrencisi Mehmet Özerden detaylı bahsetmek isterdim. Konu ile ilgili ufak bir internet araştırması yapıldığında pek çok bilgi karşınıza çıkacaktır. Bir kadın hacılarda Hayvan Koruma Derneği kurup yardım toplamaya başlıyor ve başıboş köpeklerin sayısı günden güne artıyor. Halk bu duruma itiraz etse de valilik ve yerel yönetim bir şey yapmıyor aksine dernek başkanı kadına ödül niyetine belgeler takdim ediliyor. Bu sorun hem Kayseri’de hem de ülkemiz genelinde kanayan bir yara. Dip dalga dediğimiz ve önümüzdeki yıllarda çok daha çetin felaketlere neden olacak bir sorundur. Rahmetli Mehmet Özer gibi ülkemizde yüzlerce çocuğumuzun ölmesine ve insanların yaralanmasına, binlerce insanın kuduz riski altında kalmasına sebep olan Başıboş Köpek sorunundan, bilhassa sebepleri ile sonuçlarından bahsetmek istiyorum.

Nihayetinde yazımın başında buradan Kayserinin eski belediye başkanı ve Ak Parti yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan yardımcısı Sayın Mehmet ÖZHASEKİ beye de çağrıda bulunmak istiyorum.

Çocuklarımızın can güvenliği önemlidir. Yeni Mahralar olmasın başka çocuklarımız da ölmesin diye gelin 5199 sayılı Kanunu değiştirin. Sokakta başıboş köpek olmaz olmamalı. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi başıboş köpekler toplansın belediyeler ve hayvan koruma dernekleri tarafından yaptırılan ve köpeklerin tabiatlarına uygun doğal hayat parklarına alınsın. Bunun çözümü için Acil “Mahra Yasası” istiyoruz. Umarım Sayın Mehmet Özheseki bu çağrımıza kulak verir ve acilen bir adım atılır.

4 Ocak 2019 Başıboş Köpek Sorunu İçin Milat

14 yaşında lise öğrencisi Mehmet ÖZER 25 başıboş köpek tarafında parçalanması hepimizi üzdü. Konu ile ilgili 5 Ocak 2019 günü bazı gazetelerde şöyle ifadeler yeraldı: Kayseri’de 25 köpeğin saldırısı sonrasında feci şekilde hayatını kaybeden lise öğrencisi Mehmet Özer’in cenazesi sonrası belediye ekipleri o köpeklerin beslendiği öğrenilen eve baskın yaptı. Kayseri'nin Hacılar ilçesinde yaklaşık 25 köpeğin saldırısı sonucu hayatını kaybeden Mehmet Özer'in cenaze töreni sonrası, Belediye Ekipleri, bölgede köpek beslediği belirlenen Hacılar Hayvan Hakları Derneği Başkanı Serpil Sultanoğlu'nun evine baskın yaptı. Şikâyet üzerine polis ekipleri eşliğinde yapılan baskında, bahçede ve evde bulunan yaklaşık 20 köpek, belediye görevlileri tarafından alınarak, bir kamyonla Hayvan Barınma Merkezi'ne götürüldü. Serpil Sultanoğlu da ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü.”  /https://www.hurriyet.com.tr/gundem/kopek-saldirisi-dehsetinin-ardindan-kayserideki-o-eve-baskin-duzenlendi-41073998)

Peki daha sonra ne oldu?

2021 de hayvanları Koruıma Kanununda yine sözde hayvansever derneklerin istekleri doğrultusunda yine insanların can ve mal güvenliğini dikkate almayan düzenlemeler yapıldı. Özellikle 5199 sayılı kanunun 6. Maddesi sıkıntılı bulunmaktadır. Çünkü belediyeler başıboş köpekleri sokaklara salmaktadırlar ve bu kanun maddesini gerekçe göstermektedirler. Açıkça söyleyim aslında kanunun diğer maddeleri pek çok önlemin alınmasını istiyor ancak belediye yetkilileri mama lobisinin hizmetinde bazı sözde hayvansever özde köpekbakar dernekler tarafından linç edilmekten korkmaktadır.

Şimdi esas konumuza dönersek. Öncelikle sahipsiz hayvan nedir başıboş köpek nedir bunların tanımından başlamak gerekir.

 Sahipsiz Hayvan Tanımı

Sahipsiz hayvan, evi bulunmayan, bakıcısının ya da sahibinin evinin sınırları dışında ve kontrolü altında bulunmayan ev hayvanlarıdır. Sahipsiz hayvanlar kedi ve köpek olabileceği gibi, bu hayvanların haricinde kırsal alanlarda bulunan sahibi olmayan hayvanlar da sahipsiz hayvanlar olarak değerlendirilir. Başıboş köpek ise sahipli olabileceği gibi sahipsiz de olabilmektedir.

Başıboş Köpek Kavramı

Başıboş  Köpek; başıboş  dolaşan, doğrudan kontrol altında olmayan, tasmasız, herhangi bir bölgede veya kendisini besleyen sahibinin kaldığı bir yerde bulunmayan köpek demektir. Bu hem sahipli hem sahipsiz başıboş  köpekleri kapsamakta olup, köpeğin bir sahibi ya da koruyucusu olup olmamasının önemi yoktur.

Başıboş Köpek Sorunu

Sahipsiz köpeklerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Tokat milletvekili Özlem ZENGİN’in medyada yer alan bir beyanatında “Eğer kısırlaştırılma yapılmazsa; 10 yıl içinde köpeklerle ilgili nüfusun 60 milyona ulaşması bekleniyor.” şeklinde bir açıklamada bulunmuştur.  Sahipsiz köpekler ağır sokak koşullarında, insanların arasında yaşam savaşı vermektedir. Sahipsiz köpeklerin bu yaşam mücadelesi kendi hayatlarını ve insanların özellikle çocuklarımızın hayatlarını riske atacak boyutlara ulaşmış bulunmaktadır. Bu durumun nedeni ise insan nüfusu içerisinde sayılarının artması ve buna bağlı olarak kaynakların azalmasıdır. Sokaklar başıboş sahipsiz köpeklerin refahı açısından da uygun değildir.

Mevcut Durum

Türkiye’de hayvanların rahat yaşamlarını ve hayvanlara iyi ve uygun muamele edilmesini temin etmek, hayvanların acı, ıstırap ve eziyet çekmelerine karşı en iyi şekilde korunmalarını, her türlü mağduriyetlerinin önlenmesini sağlamak amacıyla 2004 yılında 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kabul edilmiştir. Bu Kanunun ardından 2006 yılında Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliği çıkarılmıştır. Ayrıca 5199 sayılı Kanunda 2021 yılında bazı değişiklere gidilmiştir. Türkiye’de yapılan bu düzenlemelerle sahipsiz köpeklerle ilgili sorumluluk belediyelere verilmiş bulunmaktadır. Ancak var olan düzenlemeler sahipsiz köpeklerin refahını sağlamadığı gibi insanlar ve diğer canlıların yüz yüze kaldığı sorunları çözmekte yetersiz kalmaktadır.

ABD, AB üyesi ülkeler, İngiltere, Japonya, İsviçre, Avustralya’da ise sahipsiz köpek sorunu bulunmamaktadır. Bu ülkelerde köpeklerin refah koşullarına ilişkin yapılan hukuki düzenlemeler bu sorunu önlemektedir.

Türkiye’de ise, sahipsiz köpek sorunu ciddi bir güvenlik ve sağlık problemi olarak varlığını sürdürmekte ve etkisini giderek artırmaktadır. Bazı kentlerde sahipsiz köpek sayısı ilçe nüfuslarını bile geçmiş bulunmaktadır. 2017 verilerine göre, İzmir’de sahipsiz köpek sayısı 500 bine ulaşarak kentin en kalabalık olan Buca ilçesinin nüfusunu bile geçmiş durumdadır

Sahipsiz köpekler çok ağır sokak koşullarında hayatta kalma mücadelesi verirken kendilerinin, sahipli köpeklerin, kedilerin, evcil-yabani diğer hayvanların ve doğanın zarar görmesine neden olmaktadır.

İnsanlar açısından ise, Anayasa ile koruma altına alınan sağlık, güvenlik, maddi varlığını koruma, yaşama hakları gibi insan haklarını tehlikeye atmaktadır.

Sahipsiz köpeklerin sayısı hızlı bir şekilde artmaya devam etmekte, bununla paralel olarak köpek saldırıları da büyük artış göstermektedir.

Belediyeler 5199 sayılı Kanun gereği başıboş sokak köpekleri ile ilgili besleme dışında bir şey yapamadıklarını aldıkları yere bırakmak zorunda olduklarını ifade etmekte, ancak problem şiddetini artırmaya devam etmektedir.

Kamu politikası oluşturulması beklenen problemin hükümet, siyasi partiler, belediyeler, sivil toplum kuruluşları, medya, toplum ve sahipsiz köpek saldırılarından doğrudan ya da dolaylı zarar görenler gibi pek çok tarafı bulunmaktadır.

Maddi ve manevi tazminatlardan Kimler Sorumludur?

Sahipsiz köpek saldırıları nedeniyle ölen kişilerin yakınları veya yaralanan kişiler ilgili belediyeye karşı dava açmakta ve davalarda hizmet kusuru nedeniyle maddi-manevi tazminat kararları verilmektedir.

Danıştay’ın almış olduğu karara göre Valilik ve Belediye birlikte bu tazminatlardan sorumludurlar. Danıştay 8. Dairesi, sokak köpekleri tarafından bir vatandaşın ısırılmasında, ilçe belediyesinin yanı sıra büyükşehir belediyesi ile valiliğin de sorumlu olduğuna hükmetti. Fatih Boğaz Konya Karatay’da başıboş sokak köpeklerinin saldırısına uğradı. İlçe belediyesini dava etti. İdare mahkemesi belediyenin 3 bin TL tazminat ödemesine karar verdi. Belediye konuyu Danıştay'a taşıdı. Yüksek mahkeme "Valilik ve büyükşehir belediyesi de sorumludur" dedi.

Kaynak:https://www.trthaber.com/haber/gundem/danistay-kopek-saldirisinda-valilik-ve-belediyeler-sorumlu-592471.html

Sokaklarda sahipsiz köpek olmaması bir uygarlık göstergesi olarak görülmektedir. Hindistan, Pakistan, Bangladeş başta olmak üzere şehirleri medeni olmayan ve başıboş sokak köpek sorunu ile boğuşan ülkeler gibi Türkiye’de de sahipsiz köpek sayısı çok hızlı bir şekilde artmaktadır.  Çok ilginçtir 1 km2 ye düşen köpek sayısında ülkemiz 13 köpek sayısı ile Hindistan’ı (12) geçmiş durumdadır.

 Sahipsiz köpekler ısırma ya da saldırma nedeniyle doğrudan ya da dolaylı şekilde insanların ve hayvanların ölmelerine, yaralanmalarına, kuduz gibi çeşitli hastalıklar kapmalarına, güvenlik sorunlarına, trafik kazalarına neden olmaktadır.

Son aylarda Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN başta olmak üzere pek çok siyasetçi, sanatçı, gazeteci, sosyal medya fenomeni, akademisyen, doğa ve vahşi yaşam uzmanı avcı, hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız, kontrollü köpek sahipleri, vs sorunun farkına varmış sokakta başıboş köpek sürüleri olmayacağını barınaklara alınması gerektiğini belirtmiştir.

 Amacımız köpek düşmanlığı değildir, aksine hayvanların refahını düşünerek sokakta başıboş beslenen köpeklerin sağlıklı bir ortamda tutulması ve insan yaşamının ve özellikle çocukların can güvenliğinin öncelikle ele alınmasıdır.

Türkiye’de başıboş köpekler, ciddi ancak yeterli ilgiyi görmemiş bir sorundur. Başıboş köpeklerin vatandaşlara ve tüm topluma verdiği zarar medya, hayvan hakları aktivistleri ve yetkililer tarafından küçültülmüş, görmezden gelinmiş ve reddedilmiştir.  

Başıboş köpek sorunu “sokak hayvanı” sorunu olarak gösterilmeye çalışılmıştır.  İnsanlara zarar vermeyen, sık sık köpekler tarafından parçalanan kediler, başıboş köpeklerle beraber aynı statüye sahipler.  “Sokak hayvanı”, “sahipsiz hayvan”, “hayvan sorunu”, “kedi sorunu” yoktur, başıboş köpek sorunu vardır.  

Köpek,  şehrin içinde insanları çocukları öldüren tek hayvandır.

Sahipsiz köpekler kendi sağlık sorunlarının yanı sıra insanların sağlığına da zarar vermektedir. Bu köpekler tarafından insanlara yapılan saldırılarda insanlar zarar görmekte ya da insanlara hastalık bulaştırmaktadır.

Kediler, köpekler gibi çeteler halinde dolaşmıyor, insanlara zarar vermiyor, öldürmüyor; trafik kazalarına sebep olmuyor, kuduz taşıyıcı değiller.

Kediler ve diğer hayvanlar mutlaka başıboş köpeklerden ayrı tutularak değerlendirilmelidir.

Çözüm: “Sokakta sıfır köpek”

Sahipsiz köpek sorununun çözümü için insanların yaşama hakkı, güvenlik hakkı, sağlık hakkı, maddi varlığını koruma hakkı gibi kamu düzeninin de gereği olan hakları koruma altına alınmalıdır. Bunun için öncelikle sokakta başıboş köpek olmamalıdır.  

Çözüm olarak tek adres vardır o da Devletimizin değerli bürokratik kadroları ve yasama organıdır. Biz burada çözümün nasıl olması gerektiği hususu üzerinde durulmasından ziyade öncelikle en temel insan hakkı olan yaşam hakkı başta olmak üzere insanların çocuklarımızın can ve mal güvenliği, çocuk hakları, ibadet özgürlüğü gibi hakların esas alınmasıdır.

Çözümü bulacak olan Devlettir, yetkili idari kurumlar ve yasama organı yüce TBMM dir.

Diğer taraftan sahipsiz köpeklerin sokaklarda beslenme, sağlık, barınma ve güvenlik alanlarında büyük riskler altında ve çok ağır koşullarda yaşam mücadelesi verdikleri dikkate alınmalı ve yaşamlarını sağlıklı ve güvenli bir şekilde sürdürebilecekleri modern, teknolojik bakımevleri veya sahipsiz hayvanlar doğal hayat parkları inşa edilerek ihtiyaçları en iyi şekilde karşılanmalıdır. Kaybedecek bir Mahra Melin Pınarımız daha yoktur.  Yeni Mahralar kurban edilmesin diye 5199 sayılı Kanun acilen değiştirilmelidir. Çözümü bulacak olan Devlettir, yetkili idari kurumlar ve yasama organı yüce TBMM dir.

Başıboş Köpeklerin Yol Açtığı Sorunlar

Ülkemizde 2004 yılından bu yana uygulanan ve 2021 yılında yeniden düzenlenen 5199 sayılı hayvanları Koruma Kanunu kapsamında yapılan yanlış uygulamalar sonucu yeterli kısırlaştırma yapılmamış, aksine sayısı 2700 ü bulan çoğunun köpek yiyeceği (mama)  yardım ve bağışı üzerinden devasa bir rant alanı oluşturan bazı sözde hayvansever hayvan koruma dernekleri ve merhamet göstererek bu derneklere bağış yapan vatandaşlarımız, belediyeler bünyesinde görev yapan veteriner hekimler 5199 sayılı kanunun pek çok maddesini uygulamak yerine sadece 6. maddeye yoğunlaşmaları sonucu geri dönülmez olumsuz sonuçlar doğurmuştur.

Resmi raporlara göre başıboş köpekler 1 yıldan az bir sürede yaklaşık 2400 kişiyi hastaneye yatıracak şekilde yaralamıştır.

 Sahipsiz başıboş köpekler insan yaşamını tehdit etmekte insan hakları sorununa yol açmaktadır. Son bir yılda köpek saldırıları sonucu ölen ve yaralanan insan sayısı artış göstermiştir.  İnsanlara, bilhassa çocuklara yönelik saldırırlar. Her yıl tahmini en az 100 vatandaşımız başıboş köpekler nedeniyle ölmektedir. Buna doğrudan ısırılma, trafik kazaları ve köpek tarafından kovalanıp düşmek dâhildir. Raporlama gereksinimi duyulmadığından ve bu bilgileri korumak için merkezi bir veri tabanı olmadığından köpek saldırılarının sayısı eksik rapor edilmektedir.

Kuduz ve Kist Hidatike Dikkat

Başıboş köpekler başta kist hidatik olmak üzere kuduz ve uyuz hastalıklarına ve sağlık güvenliği sorununa sebep olmaktadır.

Başıboş Köpekler Kistik Ekinokkoz, Kist Hidatik kadınların doğum yapmasını engel olan ve karaciğer ve akciğerde oluşan içi sıvı dolu kistler. İnsanlara daha çok başıboş köpeklerin dışkılarından bulaşmaktadır.

Başıboş köpekler kuduz salgını ve riskini artırmaktadır. Ülkemizde bazı yerleşim birimlerinde kuduz karantinası uygulanmıştır. Ayrıca Türkiye kuduz riski devam eden ülkeler arasında yer almaktadır.

Harita: 2016 verilerine göre köpekler sebebiyle oluşan kuduz vakalarının dünya genelindeki dağılımı.

Köpekler tarafından ısırılan insanlar kuduz ve diğer enfeksiyonlara yakalanma riski altındadır. Her sene 200.000’i aşkın kişi köpekler tarafından ısırılmakta olup, bu sayı birden fazla ısırılan kişileri içermemektedir. Kuduz köpek ısırığı kafaya yakın ise kuduz aşısı işe yaramamaktadır. Aşının bulunmadığı vakalar da rapor edilmiştir.  Başıboş köpekler kuduzun başlıca taşıyıcısıdır (8). Başıboş köpeklerin büyük kısmı aşılanmıyor, aşılananlar ise periyodik olarak değil genelde sadece 1 kez aşılanıyor (kuduz aşısı her sene tekrarlanması gerekir). 

Kuduz olan başıboş köpekler yüzünden karantinalar uygulanmaktadır.

Mardin'in Derik İlçesinde 15.02.2022 tarihinde gerçekleşen saldırıda 4'ü çocuk 7 kişiyi ısıran köpekte 4 gün sonra kuduz tespit edildi. İlçe Hayvan Sağlığı Zabıtası Komisyonu tarafından alınan kararla olayın yaşandığı Bahçelievler Mahallesi karantinaya alınarak 6 ay süre ile her türlü hayvan ve hayvansal gıda girişi yasaklandı. Hatay Hassa İlçesi Çınarbaşı Mahallesinde se karantina uygulandı.

Köpek saldırıları yüzde şekil bozukluğu, uzuv kaybı, felç ve daha birçok ciddi sakatlıklara yol açar. Mağdurlar tıbbi tedavilere, ameliyatlara, fiziksel ve duygusal acılara katlanmak zorunda kalır. Araştırmalar, köpekler tarafından ısırılan çocuklarda travma sonrası stres bozukluğunun yaygın olduğunu göstermektedir.

Başıboş köpekler insanların sokağa çıkma özgürlüğünü kısıtlar. İnsanlar hareketlerini kısıtlar, dışarıda spor yapmak, bisiklet sürmek zorlaşır. Çocuklar başıboş köpek sürülerinin bulunduğu parklara gitmekten kaçınırlar.

 Oysa Batılı medeni şehirleri olan ülkelerde sokakta başıboş bulunmaz. Kazaen bulunsa bile derhal yetkililere haber verilir ve derhal sokaktan alınır.

Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere, Fransa, Almanya ve Hollanda gibi pek çok Avrupa ülkesinde sokakta başıboş köpek bulunmamaktadır.

Başıboş sokak köpekleri engelli hakları ihlaline neden olur. Başıboş köpekler yüzünden engelli vatandaşlarımız güvenle sokaklara çıkamamakta ve parklara gidememektedir.

Yaban hayatını ve diğer hayvanları tehdit eder. Başıboş köpekler şehirde sokakta gezen çok sayıda kediyi öldürür.  Başıboş köpekler yaban hayvanlarını rahatsız eder, saldırır ve öldürür. Başıboş köpekler sahipli, evcil, süs köpeklere saldırır ve onları yaralar. Yabani ortamda yaşayan pek çok hayvan ceylanlar, kirpiler köpekler tarafından yok edilir.  Yaban keçisi, karaca, kızıl geyik avlıyorlar. Artık uzmanlaşmışlar. Hayvanların etrafını sararak avlıyorlar. Yaban hayvanlarına bu derece zarar veriyorlar. Başıboş köpek sorunu sadece şehir merkezlerinde değil köylerde, yaylalarda, dağlarda da var. Ormanlarda başıboş sürü halinde gezen köpekler yabani hayvanları avlıyor. Kızıl geyikleri hamile dişi fark etmeksizin avlıyor.  

Başıboş köpekler hayvancılığa zarar verir, çiftlik, besi ve kümes hayvanlarını telef eder.  Hayvancılık sektörü olumsuz etkilenmektedir. Sahipli hayvanlar başıboş köpekler tarafından öldürülüyor köylünün koyunu keçisi ineği tavuğu telef oluyor, hayvancılık ekonomisine zarar veriyor.

Başıboş köpekler gürültü kirliliğine yolaçar. Köpek havlaması gürültülü ve sinir bozucudur, uykuyu bozar ve kaygı yaratır.  

Dışkı kirliliğine sebep olur. Başıboş köpek dışkıları halka açık her yerde açık bir şekilde (toprağa gömülü değil) bulunur (12).   Başıboş köpeklerin dışkısının olduğu yerler en başta Echinococcosis hydatidosis ve Leishmaniasis (9, 10), ve diğer çeşitli hastalıkların kaynağıdır (11). Paraziter hastalıkların yayılmasını önlemek için başıboş köpeklere her 3 ayda bir parazit tedavisi yapılması gerekmektedir, fakat pratikte bunu yaptırmak mümkün değildir. Yer altı sularımızdan çocuk parkları, sahiller ve kumsallara kadar 10 milyon köpeğin tonlarca dışkısı endemik türler için dahi büyük bir tehlike.

Trafik kazaları sonucu ölüm ya da sakatlanmalar olmaktadır. Başıboş köpekler yüzünden otobanlarda otoyollarda şehir içi yollarda ciddi yaralamalı ve ölümlü yüzlerce kaza olmaktadır. İçişleri Bakanlığı başıboş köpeklerden kaynaklanan kaza sayısını açıklamalıdır.

Yol ortasında yatan köpekler ve enikleri trafik güvenliği için ciddi bir tehdit oluşturur.

Başıboş köpekler araçlara zarar verirler. Araçların altına saklanan kedilere ulaşmak için özellikle otomobillerin tamponlarını parçalayarak maddi zarar verirler. Trafik sigortası bu zararı trafik kazası olarak kaydeder.

Turizmi baltalamaktadır. İngiltere Türkiye’ye gelecek vatandaşlarını başıboş sokak köpeklerine karşı uyarıda bulundu. Başıboş köpek sürüleri turizmi de olumsuz yönde baltalamaktadır. 

Başıboş köpek sürüleri turizmi de olumsuz yönde baltalamaktadır.

Türkiye'deki başıboş köpek sorunu İngiltere'nin gündeminde! Vatandaşlarını uyardı. Türkiye'de mama lobilerince desteklenen sözde köpekseverler ve vatandaşını koruyamayan belediyeler yüzünden turizm de sekteye uğramak üzere. İngiltere hükümeti Türkiye'ye gidecek vatandaşlarına sokak köpeği saldırısı uyarısında bulundu

İngiltere Türkiye’ye gelecek vatandaşlarını başıboş sokak köpeklerine karşı uyarıda bulundu.

Türkiye'nin hemen hemen her bölgesinden başıboş sokak köpeği saldırısı haberleri gelmeye devam ederken, köpek sorunu turizmi de etkileyecek boyutlara ulaştı. İngiltere hükümeti Türkiye'ye gelecek vatandaşlarına sokak köpeği uyarısı yaparak, köpek saldırılarına karşı dikkatli olmalarını istedi. Türkiye'de artan başıboş köpek saldırıları sürerken İngiltere, Türkiye'ye gelecek vatandaşları için oluşturduğu seyahat uyarı listesine, köpek saldırılarını da ekledi. İngiliz hükümetinin resmi sayfasında bulunan Türkiye ile ilgili bölümde 'Stray dogs' başlığı altında yer alan bilgilendirme notunda, 'çoğu şehirde başıboş köpeklerin olduğu, yerel yönetimlerin bunları kontrol etmek için harekete geçtiği ancak bu canlıların sürüler halinde dolaşarak saldırdığı' ifade edildi.

İngiliz hükümeti tarafından yapılan uyarının devamında; "Kendinize iyi bakın, sakin olun ve başıboş köpeklere yaklaşmayın" ifadeleri kullanıldı.

Başıboş Köpekler ülkemizin en önemli turizm bölgesi Nevşehir, Ürgüp'te Turizme Tehdit Oluşturuyor: ATV Turlarına Katılım Azalıyor.

ETİK (Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği) Başkanı ve TÜROFED (Türkiye Otelciler Federasyonu) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, İzmir’in sokak ve caddelerinde başıboş sokak köpeklerinin insanların güvenliği ve kent turizmini olumsuz etkilediğini söyledi.

Elimizde mevcut tek veri yılda 280.000 kuduz riskli temas vaka sayısıdır. Bu vakaların %85’i veya daha fazlasına başıboş köpekler sebep olmaktadır. Buradan yola çıkarak en az 230.000 kişinin sokak köpekleri tarafından ısırıldığını varsayabiliriz.

Başıboş Köpek Sorununda Türkiye ve Hindistan Karşılaştırması

Aşağıda yer alan tablo dikkatle incelenmelidir. Buna göre Türkiye daha şimdiden kilometreye düşen köpek sayısında ve 100 kişiye düşen köpek sayısında Hindistan’ı geçmiş durumdadır. Eğer bir hata varsa şimdiden bu rakamları düzelme sözü vermekteyim.

Türkiye ve Hindistan Karşılaştırması

HİNDİSTAN

TÜRKİYE

 

Nüfus

1.320.000.000

84.000.000

 

Yüzölçümü

3.287.000 kilometrekare

783.000 kilometrekare

 

Km2ye düşen insan sayısı

401

107

 

Toplam köpek sayısı

40.000.000

(Kırk Milyon)

10.000.000

(On Milyon)

 

1 Km2ye düşen köpek sayısı

12

13

 

100 kişiye düşen köpek sayısı

3,3

8,4

 

Yıllık yaralanma sayısı

1.750.000

300.000

 

Yıllık ölüm sayısı

20.000

Veri yok.

 

Yıllık kuduz riskli temas bildirimi

1.000.000

250.000*

 

*https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/haberler/28-eylul-2020-dunya-kuduz-gunu.html

  Peki ne yapmalı o zaman?

Ülkemiz Hindistan gibi olmamalıdır. Bunun için Avrupa’da olduğu gibi “Sokakta sıfır köpek” politikası esas olmalıdır. Bütün başıboş köpekler toplanmalı ve sokaklarda ve insanların yaşadığı özellikle alışveriş merkezi, hastane, okul, ibadethane park, çocuk oyun alanları gibi kamusal alanlarda kesinlikle başıboş köpek ve ağızlıksız sahipli köpek bulundurulmamalıdır.

Mahalli idareler ve sivil toplum kuruluşlarınca yapılan, işletilen veya yönetilen, sahipsiz hayvanlar rehabilite edilerek sahiplenilinceye kadar geçici olarak hayvan bakımevlerinde bakılmalıdır.

Sahipsiz hayvanlar, mahalli idareler tarafından rehabilite edilerek kısırlaştırılıp, aşılanıp işaretlenseler de tekrar alındıkları ortama bırakıldıkları için sokakta oldukları süre içinde trafik kazası, açlık, susuzluk, hastalık, darp ve bunlar gibi olaylara maruz kalıp yaralanmakta veya ölmektedirler. Ayrıca rehabilite edilip sokağa bırakılan hayvanların her yıl tekrar yakalanıp aşılarının yapılması da uygulamada zorluklara sebep olmaktadır. Bu sebeple, bakımevlerinde kısırlaştırılıp aşılandıktan sonra kayıt altına alınan sahipsiz hayvanların, hayvan bakımevlerinde yeterli yer olmadığı takdirde sahiplendirilinceye kadar, oluşturulacak olan sahipsiz hayvanlar şehirden uzakta oluşturulacak etrafı çevrili doğal hayat parklarında bakılması için düzenleme yapılmalıdır.

Hayvan bakımevlerinde kısırlaştırılıp aşılandıktan sonra kayıt altına alınan sahipsiz hayvanlar, hayvan bakımevlerinde yeterli yer olmadığı takdirde sahiplendirilinceye kadar bakıldığı ve hayatlarını etolojik ihtiyaçlarına uygun olarak sürdürdükleri, mahalli idareler ve sivil toplum kuruluşlarınca yapılan ve/veya işletilen sahipsiz hayvanlar doğal hayat parklarında tutulmalıdır.

Sahipsiz hayvanlar, hayvanlardan insanlara bulaşan (zoonoz), insanlar için son derece tehlikeli olabilecek hastalık etkenlerini taşıyabilmektedirler. Sahipsiz hayvanlar, yerel yönetimler tarafından rehabilite edilerek, kısırlaştırılıp, aşılanıp işaretlenseler de tekrar alındıkları ortama bırakıldıkları için; sokakta oldukları süre içinde trafik kazası, açlık, susuzluk, hastalık, darp ve benzeri olaylara maruz kalıp yaralanmakta veya ölmektedirler. Ayrıca rehabilite edilip sokağa bırakılan hayvanların her yıl tekrar yakalanıp kuduz aşılarının yapılması da uygulamada zorluklara sebep olmaktadır. Sahipsiz köpekler, sürü olarak yaşama eğiliminde olan hayvanlar olduklarından sürü psikolojisi ile hareket etmekte ve insanlara ve hayvanlara saldırabilmektedirler. Sahipsiz hayvanlar, gürültü ve dışkıları ile çevre kirliliğine sebep olmaktadır. Bu sebeplerle sahipsiz hayvanların hayvan bakımevlerinde yaşamlarını sürdürmeleri en doğrusudur.

Diğer taraftan, 2004 ten bu yana belediyeler yeterli bakımevi yapmadıkları için belediyelerin açtıkları hayvan bakımevlerinin kapasiteleri yeterli gelmemekte olup bakımevi kapasitesi mevcut hayvan sayısını karşılayamadığından; hayvan bakımevinde rehabilite edilen sahipsiz hayvanların, oluşturulacak sahipsiz hayvanlar doğal hayat parklarında sahiplendirilinceye kadar sokakta başıboş köpeklerin barındırılmasına dair acil düzenleme yapılması çok önemlidir.

Sahipli ve sahipsiz hayvanları belediye sınırları içinde veya dışında başıboş bırakmak, sahipli köpeklerin dışkılarını almamak ve sahipsiz başıboş köpekleri şehir içinde kamusal alanlarda besleme yapmak yasak kapsamına alınmalıdır.

Son Çağrı

Türkiye çapında köpek saldırılarının sayısı çok daha fazladır. Türkiye’de başıboş köpek saldırılarından ve köpeklerin yarattığı sorunlardan milyonlarca insan etkilenmektedir.   Elbette hiçbir kamu politikası sadece rakamlara dayanmamalıdır, ölümlere göre sorunun önemli olup olmamasına karar verilmemelidir. Köpek saldırısına uğramış  insanların sağlık, refah ve psikolojik travmalarının göz ardı edilmemesi gerekiyor. Anayasaya göre devletin ülkedeki vatandaşların sağlığını korumakla ve can güvenliğini temin etmekle mükellef olduğu tartışmasızdır. 

Çalışmada ele alınan konunun özü insan yaşamıdır yani insan haklarıdır. Medeni şehirleri olan çağdaş ülkelerde olduğu gibi sokaklarda başıboş köpekleri istememek ve güvenli sokaklar talep etmek bir vatandaş olarak tabi hakkımızdır. Burada ne köpek düşmanlığı ne de zalimce bir öneride bulunulmaktadır. Aksine hayvan refahı çerçevesinde çağdaş ülkelerin bulduğu çözüm önerileri gibi çözümlerin bulunabileceği inancını taşımaktayız.

Çözümü bulacak olan Devlet ve mekanizmalarıdır. Bizim öncelikli talebimiz sokaklardan ve insanların yaşadığı kamuya açık alanlardan başıboş köpekler uzaklaştırılmalıdır. Başıboş köpek sorununu çözmeyi ne kadar uzun süre geciktirirsek, durum o kadar kötüleşecek, daha fazla insan zarar görecek ve çok sayıda başıboş köpeğin canının feda edilmesi gerekecek. "Sıfır Başıboş Köpek Politikası" tek bilinen ve kanıtlamış çözümdür. Dünyada bunun dışında başka hiçbir yöntem başıboş köpek sorununu çözmeyi başaramadı. 

MAHRALARIN SESİ OLMAK İÇİN SESLENİYORUM

MAHRALAR ÖLMESİN DİYE 5199 DERHAL DEĞİŞTİRİLMELİDİR.

ÇOCUKLARIN GÜVENLİĞİ İÇİN ACİLEN “MAHRA KANUNU” İSTİYORUM.

BAŞIBOŞ SOKAK KÖPEĞİ OLMAZ BAŞBOŞ KÖPEKLER SOKAKTAN TOPLANMALIDIR.

2 Yorum

Hakkı

Hakkı

08 Mart 2023
Umarım bu soruna bir an evvel çözüm bulunur

Aysun

Aysun

05 Eylül 2024
Turkiyenin her şehri her ilcesi her koyu bu dertten muzdarip . Çocuklarımızın sevdiklerimizin ve kendi canımızın güvenliğinden endişe duyuyoruz. Lutfen devletimiz acilen toplasın köpekleri. Ha ormandan kurt ayi inmiş şehre ha sehirlerde köpekler aynı şey .

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri