
Merhum Erbakan'ın eski danışmanı Altuğ'dan ezber bozan '28 Şubat' okuması!
Ekonomist, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi, 54. Hükümetin Başbakanı Necmettin Erbakan'ın Başdanışmanı Prof. Dr. Osman Altuğ, gazeteci Hasan Basri Akdemir'in sorularını cevapladı.
Altuğ, özel röportajda 28 Şubat'a dair çarpıcı tespitlerde bulundu.
Erbakan dönemini bir devrim harekatı olarak niteleyen Altuğ. bu tanımlamayı havuz sistemi dolayısıyla yaptığını belirterek "Sermayenin ayağına bastık. Sermayenin ayağına demek ki basmayacaksın. Birisine tokat atarsan yumruk yemeyi bileceksin yani. Bu göze alındı mı? Alındı." dedi.
Akdemir'in 'Başka kimler ayağına basıldı' sorusu üzerine Altuğ:
"Basmadığımız kalmadı ki. İşte bedelsiz ithalat sistemine geçtik. Dedik ki kardeşim, yurt dışında yerleşik işçiler veya iş adamları 25 bin mark yatırırsa -1 yıl vadeli olarak- veya muadili 12.500 dolar yatırırsa; bu şeye karşılık, yatırdıkları paraya karşılık biz bir bonus vereceğiz. Nedir bu bonus? Otomobil getirme. Kabaca söylüyorum, otomobil getirme hakkı veriyoruz, gümrüksüz. Başka? Makine getirme hakkı veriyoruz. Hatta bir takım ham madde, tarımsal ham maddeler olmak üzere gümrüksüz getirme hakkı veriyoruz.
Tabii bir tarafta Yeşil sermaye var. O, %40 faizle para topluyor işçilerden. Çok gırgır.
Biz devlet olarak %12.5'la para toplamaya çalışıyoruz, %12.5. Dolayısıyla paralar yüklü sermayeye gidiyor.
O zaman bu yeşil sermaye ile biz Almanya'da vesaire de rakibiz. Yani bir tarafta Türkiye Cumhuriyeti Devleti var, öbür tarafta örgütlü yeşil sermaye var. 39 tane holding... O zaman ne yaptık ? Esas götüren demek ki Yeşil Sermaye, onlar 28 Şubat'la ilgili denebilir. Çünkü ayağına bastın." ifadelerini kullandı.
Akdemir, Altuğ'un yaygın ve kabul görmüş paradigmaya aykırı açıklamalarına vurgu yaparak "Şu anda Muhafazakar camiaya dönseniz sorsanız '28 Şubat niye oldu?' 'Çünkü Erbakan -Yeşil Sermaye demezler- yükü TÜSİAD'dan aldı, Anadolu Aslanları'na kaynakları aktardı. Onlar da o yüzden devirdi.' derler. Ama siz diyorsunuz ki, o Anadolu Aslanları fazla faizle götürüyordu, Erbakan da devleti soymayın diye üstlerine gitti." dedi.
Altuğ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"YEŞİL SERMAYE 'BEDELSİZ İTHALAT BONUSU' POLİTİKAMIZLA BAŞA ÇIKAMADI"
Almanya'daki camiler, Allah affetsin, Yeşil sermayenin şubesi gibi çalışıyordu. Söylememe gerek yok.
Onlara yüzde kırk verirken, ben %12 ile borç alıyordum ama öyle bir bonus verdik ki bu bedelsiz ithalat bonusu, onunla başa çıkamadılar.
"KAYIT DIŞI SERMAYENİN KAYIT ALTINA ALINMASI DA BİR AYAĞA BASMADIR"
Bir de kayıt dışı sermayenin kayıt altına alınması çalışmaları var.
O da ayağa basmadır.
Tabii ki. Türkiye'de kara para kavramı, mali suç kavramı, ticari suç kavramı ilk defa kara paranın önlenmesi hakkındaki kanununun çıkarılmasıyla 19 Kasım 1996'da mevzuatımıza girmiştir. O tarih itibariyle kara para diye bir şey yok yani. Tanımı da yok, ne olduğu da yok. Mali suç kavramı da yok. İstediğimiz gibi oldu mu? Olmadı. Ama bir şekilde bir başlangıçtı.
''28 ŞUBAT TÜM BU GRUPLARIN MÜŞTEREK OPERASYONUDUR''
Bir de büyük bir askeri ihale dönemine denk geldi. Askeri ihalelerin büyük bir kısmı iptaline karar verildi. Esas silah komisyoncularının -silah satıcılarının- da ayağına bastık mı?
Sonra o silahları komisyonsuz daha ucuza almanıza rağmen askerler 28 Şubat'a gittiler. Askerler değil, komisyoncular.
Yani 28 Şubat organizasyonu, kimin ayağına bastıysan onların müşterek organizasyonudur. Yani sadece silah kaçakçılarının veya silah mümessillerinin, sadece bankaların, sadece otomotiv şirketlerinin, sadece yeşil sermayenin değil, bütünüyle bunların birlikte harekatının sonucudur.
EKONOMİDE BİR DEVRİM YAPILMIŞTIR
28 Şubat sadece Erbakan'a göre karşı yapılmış bir hareket olarak gözükse de devrim yapıyorsan sonuçlarına katlanacaksın. Hem devrimci hem hümanist olamazsın. Ve bütün bunlar hep bilerek yapılmıştır. Ve karşımıza da bunların çıkacağını biliyorduk yani. Çıktı da . O bakımdan devrimcilik illa ki topu tüfeği alıp dağa çıkmakla olmaz. (O dönem) ekonomide bir devrim yapılmıştır."
KAYNAK HABERVAKTİ.COM
Henüz Yorum yok