Kayseri 'nin Kabadayısı Şemsettin Vefat Etti.
Kayseri’nin unutulmayan simalarından Şemsettin Şemsettinoğlu (80) hayatını kaybetti. Öğle namazı sonrası kılınan cenaze namazının ardından Şehir Mezarlığında toprağa verildi.
Şemsettin Şemsettin, “"Ben mafya değilim halk kabadayı derdi" ifadelerini kullanırdı.
Mustafa Söke abimiz Ünlü Kabadayı için bir yazı hazırladı. Takdirlerinize sunuyor, Allahtan Rahmet Diliyoruz.
Rabbim bu kardeşimize Rahmetiyle muamele etsin. Şemseddin Şemseddin bey ile ilgili bir hatıramla yaddetmek istiyorum. 1978 yılında Kayseri MTTB' ye kirası makul yeni bir yer ariyorduk. O tarihte Vakıflar bolge müdür yardimcısı Kadir SAYILGAN Beye gittik, O' da " Meydandaki Sahabiye medresesinin içerisinde gayet büyük bir yer var, orayı kırathane olarak işgal eden biri kumar oynatıp uyşturucu kullandırıyor, belalı birisi biz Vakıflar olarak burayı bir türlü başalttıramıyoruz, Siz boşalttırın Size sembolik bir kira ile 99 yillığına kiraya verelim..." dedi. Bunun üzerine bizde Şemseddin ağanın Kiçikapıdaki 2. kattaki hem ofis hemde Mobilya mağazası olarak işlettiği mekana gittik. Ağa mağazaya hakim biŕ köşede bir kaç basamakla çıkılan süper bir şark köşesinde oturuyor. Sazı başucunda asılı. Bizi çok samimi bir şekilde karşıladı. İzzet ve ikramda bulundu. Bizimle çok uzun bir sohbete daldı. Enterasan şeyler anlatıyordu. Aklimda kalanlarından bazıları: çok kısa bir süre önce Belediye seçimleri olmuş, Ağa bu seçimlere bagımsız olarak aday olmuş, ikibin kusür oyla kaybetmişti. Bizimle konuştuğu sırada mağazaya sık aralıklarla sivri burun, yumurta topuklu, pala bıyıklı adamlar geliyor, Ağaya tazim ile egilerek selam veriyorlar, Ağada müdür masasında oturan yine pos bıyıklı saçları biryantinli, göğsü yarıya kadar açık Kahyasına kafasıyla işaret ediyor, Kahyada kasadan her gelene elli veya yüz lira para veriyor, adamlarda aynı şekilde ağayı selamlayıp gidiyorlardı. Bu gelenlerin bir çoğu başka illerden idi. Bizim merakımımızıda anlayan Ağa başladi anlatmaya; " Bu gördüklerinizin çoğunu tanımam, bunların bazıları yeni hapisten çıkmış, kimi yolsuz kalmış, kimi kumarda herşeyini kaybetmiş kişilerdir. Her gün onlarcası böyle gelirler, bunların hiç birini boş çevirmezik, Zira Ağa olmanın Raconu bunu gerektirir. Benim düşmanım oldukça fazla, bizim alem böyle, bunları beşliyeceksinki, düşmanlarından bir zarar gelmesin. Fakat belki bu şekilde yardım ettiğim binlerce insan olmasına rağmen, Belediye seçimlerinde ikibin küsür oy alabildim. İşte insanoğlu böyle Nankör, halbuki seçimden önce Ağam oyumuz sana, senden başkasına oymu veririz dediler ama sonuç işte ortada. Şayet Belediye başkanı secilseydim, aynı burdaki gibi kendime yuksekçe bir mekan yaptıracak, tüm odaları yıktırttırıp tum çalışanları rahatlıkla görebileceğim bir salonda toplayacak, kimse işten kaytaramıyak, kimse rüşvet alamıyacaktı. Onları Saz çalarak dinlendirecektim..." diye dertlenmişti. (Ben O seçimlerde Ağaya oy vermiştim) Yine O sohbette, kendisin yıllardır CHP'ye destek verdiğini fakat şimdilerde CHP'nin komist olduğunu yeni öğrendiğini, bu yüzden artık CHP'ye karşı olduğunu anlatmıştı. Bizleri çok sevdiğini, her zaman yanımızda olacagını ifade etmisti. Bu medrese içindeki kirathanenin tahliyesi için çalışacağınıda taahüt etmişti. Ancak bu ara biz SUR İŞHANI'nında aradıgımız kriterlere uygun bir daire bulup, neticeyi beklemeden taşınmıştık. Yine AĞA Kayseride Akıncıların düzenlediği HİCRET YÜRÜYÜŞÜ'nde en önde yürümüştü. Oziyaretimizde Ağa; " Benim kumarhanelerim ve Meyhanelerim Perşembe akşamları, mubarek gecelerde kapalı olur ve benim kumarhanemde kimse hile yapamaz, hile yapanın dersini veririz, kazananda kaybedende hakkıyla kazanıp kaybeder" demişti. Aga içki ve sigara içmez, beş vakit Namazını kılardı. Nurihas mahallesinde komsu idik, Perşembe aksamları Camiye erkenden gelirdi. Eşinin başı klasik kapalıydı ve eşinin ifadesine göre Ağa başka kadınlarla gayrimeşru hiç ilişki kurmazmış.
Henüz Yorum yok