7'den 70'e Kudüs'e Destek İçin Toplandılar
Kayseri’de sivil toplum kuruluşları tarafından Kudüs’e destek vermek için ’kardeş ruhuyla’ sloganıyla araç konvoyu düzenlendi.
Beytülmakdis Eğitim ve Yardımlaşma Derneği öncülüğünde bir araya gelen sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, Kudüs’e destek için araç konvoyu düzenledi. Yakut Mahallesi’nde toplanan üyeler, buradan araçları ile Talas ilçesinde bulunan paraşüt iniş alanına kadar konvoy düzenledi. 7’den 70’e vatandaşlarda ellerindeki Filistin ve Türk bayrakları ile konvoya destek verdi.
Beytülmakdis Eğitim ve Yardımlaşma Derneği Kurucu Başkanı Fevzi Konaç, etkinliğin sonunda yaptığı konuşmada, "Son yıllarda özellikle ve bilinçli olarak her ramazan işgalci siyonist İsrail oradaki Müslümanlara zulmediyor. İstikrarlı olarak ve artarak devam edegelen bir acı evlerimize misafir oluyor. Canımız yanıyor, yüreğimiz kanıyor, iftarda lokmalarımız boğazımıza düğümleniyor.
Heyhat ki; gözümüzün içine baka baka işlenen cinayetleri, mescidimizin izzetine ve onuruna dokunulmasını, yaşlı, kadın, çocuk demeden yapılan zulümleri, paramparça olmuş İslam alemi bir film gibi sadece izliyor. İşte İsrail’in asıl gücü ve cüretkarlığı teknolojisi ve Amerika’nın arkasında olmasında değil, Müslümanların dağınıklığından ve başsız oluşundan geliyor.
Çünkü onlar bu psikolojik savaşta biliyorlar ki; kendi başının derdine düşmüş çoğu İslam ülkesinin ve Müslümanın Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın derdine yanacak mecali bile yok" dedi.
Konaç, "Yine bir ramazan ve biz yine Kudüs için sokaklardayız. 4 yıldır Beytülmakdis Derneğinde görev yapıyorum. Bu 4 yıl içinde yaptığımız faaliyetlerde görüyorum ki; Kimi zaman Hunat Camii avlusunda, kimi zaman meydanda, Kimi zaman ise iki kapılı camiinin önünde öfkemizi ve tarafımızı dile getirmişiz. Demişiz ki; melekleri zalime karşı olduğumuza şahit kılmaya geldik.
Her ramazanda aynı acılar üzerinden konuşma yapmanın hüznünü yaşadığımı. Çaresizliğimizden dolayı utandığımı ifade etmek isterim…
İsrail Devletinin kurulmasıyla. 1948 yılından itibaren başlayan bir süreç bu. O tarihten bugüne kadar nice kanlar döküldü. Nice ocaklara ateş düştü, sayısız Şehitler verildi…
Son yıllarda özellikle ve bilinçli olarak. Her ramazan işgalci siyonist İsrail oradaki Müslümanlara zulmediyor. İstikrarlı olarak ve artarak devam edegelen bir acı evlerimize misafir oluyor. Canımız yanıyor, yüreğimiz kanıyor, iftarda lokmalarımız boğazımıza düğümleniyor…
Heyhat ki… Gözümüzün içine baka baka işlenen cinayetleri... Mescidimizin izzetine ve onuruna dokunulmasını... Yaşlı, kadın, çocuk demeden yapılan zulümleri... Paramparça olmuş İslam alemi bir film gibi sadece izliyor... İşte İsrail'in asıl gücü... ve cüretkarlığı… Teknolojisi ve Amerika’nın arkasında olmasında değil... Müslümanların dağınıklığından ve başsız oluşundan geliyor...
Çünkü onlar bu psikolojik savaşta biliyorlarki; Kendi başının derdine düşmüş çoğu İslam ülkesinin ve Müslümanın.. Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın derdine yanacak mecali bile yokkkk… Satın alınmış idareciler ve siyonizme kukla olmuş liderler eliyle... İslam milleti etkisiz ve pasif hale getirilmiştir çoğu ülkede... Olay sadece bununla kalmamış, Filistin yerine İsrail'e destek veren... İsrail ve ABD'nin köpeği olmuş rejimlerin ve yönetimlerin... Adı Müslüman olsa da; Kudüs ve Aksa diye bir derdi zaten hiç olmamıştır... İslam aleminde başta Türkiye olmak üzere sadece birkaç ülke...
Bu konuda hassasiyet taşıyor ve gücü oranında soruna çözüm arıyor... Ancak İslam aleminde siyonizmle kim mücadele etmişse... Siyasi ikbali uzun sürmemiş ve iktidarda kalma şansı olmamıştır... Ya suikastlara muhatap olmuş ya itibarsızlaştırılmış ya da darbelerle başı ezilmiştir… Bunun örneklerini 80 ihtilalinde ve 28 Şubat’ta bu ülke canlı olarak yaşamıştır. Bilinmelidir ki; iki darbenin gerekçesi de siyonizme olan itirazımızdır…
O yüzden Bu ülkede Kudüs’ü savunmak yürek ister… Bu ülkede İsrail’e itiraz etmek bedel ister… Aksa’nın derdini yüklenmek sevda ister…
Neden burada toplandık…
Bizim başka derdimiz yok mu? Dünyanın salgınla, ekonomik krizle savrulduğu şu günlerde… Pahalılığın, enflasyonun zirve yaptığı, etrafımızda savaşın kol gezdiği Terörle mücadelede Şehit acısı yaşadığımız şu zaman diliminde… Tek derdimiz Kudüs’mü…? Kudüs bizim neyimiz olur? diyenlere ithafen diyoruz ki; Kudüs’le…
Kur'an'dan, Hadisten, tarihten, coğrafyadan kaynaklı bağlarımız var... Tarih penceresinden bakarsak 401 yılı Osmanlı olmak üzere... Diğer Türk devletleri eliyle 768 yıl ecdadımız orada hüküm sürmüş... Türk'ü, Kürd'ü, Arab'ı, Acem'i birlik olarak hizmetkar olmuş Kudüs'e... Yüzlerce yıllık bağımız ve büyük hatıralarımız var Aksa'da... Görünen Kudüs'ün yüzde seksenini ecdadımız imar etmiş... Her taşında elimiz ve ayağımız var... her eserde izimiz nakışlı...
1917'de boynu bükük ayrılırken döktüğümüz gözyaşımız ve hüznümüz var... Zihinlerimizde Kudüs'lü annelerin ağıtları ve sitemleri... Kulaklarımızda “bizi bırakıp nereye gidiyorsunuz?” feryadı var... Kudüs'e her gidişimizde “100 yıl geçti hala neden gelmediniz...? Ey Osmanlının ahvadı & torunları nerede kaldınız” özlemi var...
Bütün bunların dışında insan hakları ihlalleri var… Hapishanelerde çocuk yaşta binlerce mahkum var… hukuk gaspı var… Mabedimize binlerce baskın/saldırı ve ibadetlerimize karşı engeller var… Özgürlüklerimize ve yaşam hakkımıza taciz var… haksızca yıkılan evler var… Ramazan öncesinde yapılan saldırılarda onlarca genç Şehidimiz var… Yapılan baskınlarda kırılan camları… atılan bombalarla kirletilen duvarları yoluyla… Mescidimizin bedenine tecavüz var… Daha ne olmasını bekliyoruz…!! Allah aşkına… Burada olmak bu yapılanlara isyan etmek, bu zulmü duyurmak için…
Daha ne olması gerekiyor… İsrail’in bu zulümlerine lanet okumak… Kahrolsun İsrail demek için daha neyi bekleyeceğiz…? Kendi iç çekişmelerimizi bir yana bırakarak Kudüs’ü… Etrafı mübarek kılınmış Allah’ın emaneti Aksa’yı savunmak için… Bu zalimlikler dışında daha neyin olması gerekiyor…?
Buradan bir avuç Müslümanın yüreğinden gelen bir haykırışla… İfade etmek isterim ki; Uyanın ey gaflet içindeki Müslümanlar…
Bugün İsrail’e karşı durmanın sadece Kudüs’ün değil… Kendi vatanınızın da geleceğine sahip çıkmak olduğunu görün artık… İsrail’in güvenliği için Müslümanların coğrafyasında yaşanan acıları görün… Libya yok oldu, Mısır darbelerle susturuldu, Tunus ağır bedeller ödedi… Irak paramparça, İran nerede duracağını bilmez halde kötülüklere alet… Suriye’de yaşananlar tesadüf mü zannediyorsunuz?Daha dün Pakistan’a çekilen operasyon basit bir siyasi değişim mi sizce? Suud’un, BA Emirlik’lerin, Bahreyn’in ardı ardına İsrail’e göz kırpması sizce normal mi?
Bütün bunların dışında ey benim güzel ülkem…Ey benim devletimin başı… Sayın Cumhurbaşkanım…
Biz normalleşelim derken Katil İsrail’in anormalleştiğini siz yaşıyorsunuz…Bir telefonla zulmün bitmeyeceğini siz bizden iyi biliyorsunuz…Fanatikleri durdurma sözünün üzerinden saatler bile geçmeden,Aynı zulümlerin devam ettiğini siz görüyorsunuz…
Normalleşen ilişkiler üzerinden artık Kudüs’e dokunulmayacağı umudunun olmayacağını…Adım adım işgalin 70 yıldır olduğu gibi yine devam edeceğini…Aksa’yı yıkma projesinin asla terkedilmeyeceğini siz bizden iyi biliyorsunuz…Vaadedilen topraklar inancı üzerinden siyonizmin Anadolu’da bile gözü olduğunu…Ortadoğu’da yaşanan kargaşa ve çatışmanın gerekçesinin, Ve nihai hedefinin Büyük İsrail’i kurmak olduğunu siz bize anlattınız….
Henüz Yorum yok