AFİFE BETÜL

Elveda...

ELVEDA

Elveda şehr-i sıyam* elveda elveda şehr-i Ramazan elveda

Yılda bir kez şehri seyran* eyleyen gündüzün bu halka mihman* eyleyen

Sonra tavus gibi cevalan* eyleyen ey şehri sıyam elveda

Elveda şehri Ğufran* elveda, elveda şehri sıyam elveda

Elveda şehri Ramazan elveda

Merhabalarla karşılanan Mübarek Ramazan ayı elvedalarla uğurlanıyor. Her gece yatsı ezanı öncesi minarelerimizden okunan Elveda Kasidesi gönlümüzde hüzün ateşini yakıyor.

Yılın en kıymetli vaktini geçirip yolcu ederken iç hesabımız bizi yokluyor. Acaba Ramazan bizden razı oldu mu? Binler bereketiyle inmişti yeryüzüne, halimize bakıp ne kadarını bıraktı içimize, ne kadarını götürdü geriye? Biz o bereketten istifade edecek onu hak edecek hangi amelde bulunabildik? Bir dahaki seneye nasip olur mu, döner mi? Biz erişebilir miyiz acep? Erişsek ibadet neşesini duyabilir miyiz?

Bu yıl, sanki olağan bir şeymiş her yıl zaten olması mecburmuş gibi algıladığımız, canım camilerimizden güzelim teravihlerimizden coşkulu iftar davetlerimizden mahrum kalınca anladık ki Allah bu nimetleri her yıl her Ramazanda yeniden yeni bir ikramla veriyor. Bila mecbur bize lütfediyor… Ramazanda Kâbe’yi ve onun şubesi olan camilerimizi müminlerin dolduruşuyla görmeye alışkın gözlerimiz, bomboş kalan metafdan (tavaf alanı) mesaydan (say alanı) , saflardan anladı ki Allah ibadet yerlerimizi bize yasak kılabilir. Şükür ki oruçtan yasaklanmadık, bu ğufran ayına erişmekten yasaklanmadık. Evlerimizde, ev ahalisiyle bir ümmet şuuru içeresinde ibadete durmaktan yasaklanmadık.

Bu senenin elvedası daha bir başka bu yüzden. Küfranı nimet içindeki kullara ciddi uyarılar taşıyan 2020’nin rahmet ayı bizi cennete layık bir duruşa çağırdı. Şimdi gidiyor misafirimiz. Varınca Rabbine bizi anlatacak. Bu bayram ya ahiret bayramımıza bir çek olacak ya da baklava ve şekerle mide bayramına yuvarlayacak.

Resulullah’ın bir hadisinde şöyle bir ifade mevcut: “Halavetil iman”; yani imanın tadı, imanın helvası J hadisin devamını burada zikretmeyeceğiz fakat bu ifade hoş bir etki yapıyor dimağa. İmanın tadını, helvasını ziyadesiyle alabileceğimiz bir aydır Ramazan. İşte gönül erleri, iman gurmeleri mübarek Ramazan gelecek diye neşeli merhaba ilahi ve kasideleri yazarken, gidecek o taddan 11 ay mahrum kalacağız diye üzüntüden elveda ilahileri ve kasideleri yazmışlar bestelemişlerdir.

“Elveda bizden sana ey şehri rahmet elveda

Sen gidesin ille bizi yaktı elveda”

Yine o gönül erlerinden biri Hacı Bayramı Veli asıl bayramın kendisi için ne olduğunu izhar etmekle bizi o ufka davet etmektedir.

“Bayram’ım imdi Bayram’ım imdi

Bayram ederler yar ile şimdi

Hamd ü senalar hamd ü senalar

Yar ile bayram kıldı bu gönlüm”

Allaha yüz akı ve esenlikle kavuştuğumuz ahiret bayramı; üzerimizdeki musibetin bilinir bilinmez şerrinden azad olunduğumuz dünya bayramı dilerim.

Ramazan Bayramınız Mübarek Olsun!

**************

[Osmanlıda halkın rahatlıkla anladığı ama günümüzde ceddimizin dilini anlamayan biz zamaneler için sözlük

Şehri sıyam: oruç ayı ( Arapçada tamlamalar tersten)

Seyran:seyretme bakıp görme gezme gezinme (sanki Ramazan yılda bir kez kamerasıyla müminlerin hallerini seyretmekte, aralarında gezinip onların durumlarını tetkike gelmektedir. Sultanın teftişe çıkması gibi)

Mihman:konuk misafir (gündüz konuk zira gündüz oruçla sınanırken konuğumuza hürmetkar oluşumuzun, sabrı kuşanışımızın, misafirperverliğimizin derecesini ispat edecektir)

Cevelan:dolaşma gezinti ( tavus kuşu nasıl gezinirken görkemli renk cümbüşü tüylerini, sahip olduğu güzelliği göstere göstere dolaşırsa, Ramazan da kendi içindeki güzelliğiyle aramızda dolaşmaktadır)

Şehri Gufran: mağfiret bağışlanma ayı. Bu isimle anılan başka bir ay olmadığı için bu fırsatı kaçıranlara vay ki vay… Defaatle tekrarlanan bu isimlendirme bağışlanma, af dileklerimizde gevşeklik göstermememizi hatırlatmaktadır ]

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri