Dört Harfliler : Kayseri ana haber

Hakir El-Fakir

Dört Harfliler

DÖRT HARFLİLER

Ben bir köy çocuğuyum. Normal şartlarda itleri hiç kale almayız. Fazla havlayıp ürerlerse döner bir oşt deriz. Hani derler ya ‘ite dalaşacağına çalıyı dolaş’. Tamam, dolaşalım da it itliğini bilmiyor ki. Oşt demek de bir yere kadar. Gelip cami duvarına pislerse önce bir oşt demek sonrada çeniletmek her delikanlı köylüye vacip olur.

Ramazan; bereketiyle, rahmetiyle, huzuruyla gelir. Ama bizim ülkemizde maalesef, on yıllardır birde azgın itlerin ulumasıyla birlikte gelir. Bir takım azgın azınlık dediğimiz irin yuvaları her Ramazan ayında illa ki bir sebep bulur ve Müslümanların huzurunu kaçıracak bir tartışma çıkarırlar ya da galeyana getirecek şerefsizce gösteriler yaparlar. Bırakmıyorlar ki şöyle huzur verici yazılar yazalım. Faziletli amellerden bahsedelim. Dahası bırakmıyorlar ki Ramazan vesilesiyle nefsimizi hesaba çekelim.

Malumunuz Ali Erbaş hocanın hutbesini bahane edip inancımıza saldıran meymenetsizlere okkalı cevaplar verildi. Her Müslümanın kendi imkanlarından cevap verip sessiz kalmaması, meydanın esas sahiplerinin kim olduğunu göstermesi gerektiği düşüncesindeyim. Bu sebeple madem köşe yazarıyım bende bir oşt mesabesinde düşüncelerimi ifade etmeyi bir vazife bildim. Üslubumun önceki yazılarımdan farklı olması, hesabımın hacklenmesinden değil konunun asabımı bozmasındandır.

Yıllardır, ”Kur’an Arapça okunuyor, kimse anlamıyor, Milleti uyutuyorlar, bidon kafalı koyun sürüsü ” diyordunuz! Nöördünüz! Hutbede Lut Kavmi ile ilgili ayet meali Türkçe okununca zorunuza mı gitti! Çağlar öncesinden gelen ses diye zırlıyorsun ya, Kur’an ayetleri okunurken, insanlar duymasın diye, senin fikir babalarından Ebu Cehilde zır zır zırlıyordu. Ama başaramadı. Hakkınızı teslim edeyim ki Ebu Cehil bile sizin kadar alçalmadı.

Şimdi bu eşcinsellere de bir isim bulmuşlar dört harfli (LGBT), halk dilinde de dört harfli bir ismi var bunların. İ ile başlar E ile biter. Ben anca dört harfli diyebiliyorum, müsait olanlar okurken anlamına göre okursunuz. Neymiş efendim. Toplumun bir kesimine ayrımcılık yapılıyormuş, eşcinseller tercihlerinden dolayı hakir görülemezmiş. Ulan, LGBT oğlu LGBT! Al sen onları başıyın tacı yap. Benim Peygamberim lanetlemiş Allah’ım lanetlemiş. Senin gibi dört harfliler yüzünden Peygamberimden mi geçeyim. Hani Suriyeliler için diyordunuz ya , şimdi de biz size söylüyoruz. “ çok istiyorsanız alın evinize bakın o dört haflilere.”

Sizin bu pestenkerani söylemlerinizden hareket edersek şöyle devam edeyim. Diyorsunuz ki din ve inanç hürriyeti vardır. Ama Toplumun bir kesimini aşağılayamazsınız. Pekala, Hırsızlığı da mı tahkir etmeyeceğiz, içkinin haram olduğunu bileceğiz ama içkinin kötülüklerinden bahsedemeyeceğiz öyle mi? Daha da ilerleyelim, Terörün kötü olduğunu bileceğiz ama teröristi hakir görüp aşağılayamayacağız, onların aleyhine konuşamayacağız. Çünkü; sizin dört harflice çalışan beyninize göre, teröristler de toplumun bir kısmını oluşturuyor değil mi!

Bu Ülke de Müslümanların inancına hakaret edilirken, başörtülü Kadınlar hakarete maruz kalırken hangi açıklamayı yaptınız da şimdi toplumun bir kesiminden bahsediyorsunuz. Öyle ya! Aynı toplumda, hatta aynı dünyada yaşamıyoruz ki…“ sizin toplumunuz size, bizim toplumumuz bizedir.” Dört harfliliğinizde boğulun emi!

Teröristlerin mücadelesi neden insan haklarına tabi değildir? Çünkü Terörist, Hiçbir toplumsal değeri esas almadan sivil, kadın, çocuk asker ayırt etmeden katliam yapar. Derdi düzen kurmak değil nizam yıkmaktır.

LGBT yi savunmak insan haklarına aykırıdır. İnsanlığın geleceğini, insan ırkının devamını tehdit eden böyle bir akım nasıl olurda insan hakkı diye savunulur? Türkiye’de Teröristlerin haklarını savunmak için İnsan hakları dernekleri kuran zihniyetle LGBT yi insan hakları çerçevesinde savunan zihniyet aynı zihniyettir. Sivil, kadın, çocuk asker ayırt etmeden katliam yapan, yani insana onuruyla yaşama hakkı tanımayan Terörist, nasıl ki insan hakları kapsamında savunulamazsa, İnsan ırkının devamını tehdit edip insanlık suçu işleyen hiçbir Gey, lezbiyen vs LGBT. İnsan hakkı adı altında savunulamaz. Kanun mu varmış. Yakın tarihimizde“ Ne de saçmaymış be!” dediğimiz nice kanunlar vardı. Bir şeyin kanunda var olması Hak olduğuna delalet etmez, bilakis bu saçmalığı bertaraf etmemiz için mücadelede etmemizin çıtasını yükseltir. Zira Diyanet İşleri Başkanlığı’ kanunla kurulmuş hem de Cumhuriyet dönemi kurumlarımızdandır. Ama Bu azgın Güruh, Diyanete karşı çıkarken, kanun manun dinliyor mu? mesele din diyanet olunca her türlü hakareti yapabiliyor. Onların ki fikir hürriyetiyse bizimkisi de Hürriyet için fikir olsun.

Varın Şu aşağılıkların seviyelerini siz ölçün. Şeref yoksunu müsveddeler onur yürüyüşü yapıyorlar. Demek ki, bunların onur diye hayal ettikleri bildiğiniz ve tiksindiğiniz ve dahi lanetlediğiniz, dört harfli, ya da gey diyelim. Ne kadar çukurdalarsa artık. Bunları savunan siyasetçilere, yazarlara, sanatçılara Gey desen ya da Türkçesini dört harfli olarak söylesen hakaret davası açarlar. Oğlunun Kızının bu sapıklık içinde olmasını hazmedemezler ama yapanları savunurlar. Bu durumda üç ihtimal var; ya o yolun yolcusu, ya satılmış ya da ahmak…

Ali Erbaş Hoca’nın hutbesinden bir bölümle bitireyim. "Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüzbinlerce insan gayri meşru ve nikahsız hayatın islamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu Hiv virüsüne maruz kalıyor. Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim”

HAKİR EL-FAKİR

1 Yorum

illiyyun

10 Mayıs 2020

Allah razı olsun. tepki vermez mücadele etmezsek Lut as 'ın karısı ile aynı mesabede olacağız. intagramda Fıtrat Hareketi adı altında bi oluşum var. korkarım çağın ciddi belası olacak bu pisliğe karşı her temiz kalmak isteyen birey fıtrat hareketiyle karşı koyması gerekecek. artık bizi bağlamaz denemeyecek bir görünürlülüğe ve etkiye ulaştı malesef